"balın" - Translation from Turkish to Arabic

    • العسل
        
    Elektronlar kabloda Balın yayılması hızında hareket eder diyorlar. TED تتحرك الالكترونات عشوائياً بالسلك, وبسرعة صب العسل تقريباً كما يقولون.
    Bir sabah, tostuna sürdüğün Balın daha pahalı olduğunu fark edeceksin. TED في يوم ما، ستلاحظ بأن العسل الذي تدهن به خبزك المحمص في الصباح ازداد ثمنه.
    Örneğin bir bardağa dökülen Balın Reynolds sayısı 1 civarındadır. TED فمثلاً صبّ العسل في كأس تصل قيمة رينولد الخاصّة به ل1 تقريباً.
    Tüm bildiğim... Annem Balın hep hastasıydı Ve tüm kovanı isterdi. Open Subtitles حسنا كل ما اريد معرفته أن امي تذوقت العسل ولم تحصل على خلية النحل بأكمله
    Gördün mü? İnsanlar mor Balın kavanozuna 2 dolar ödüyorlar. İyi misin? Open Subtitles الناس سوف يدفعون دولارين لجرة من العسل البنفسجي
    Yerli Balın hurma ve mısır karışımı bir tadı vardır. Open Subtitles العسل المحلي يكون طعمه مثل التمر الهندي والذرة
    Winnie Balın ballanmasını izlerken bal bal bal bal bal bal bal bal bal bal bal... Open Subtitles وبينما راقب بوو العسل وهو يهرب بعيداً عسل عسل عسل عسل عسل عسل عسل عسل عسل عسل ..عسل عسل عسل
    Sadık olanları tıpkı Balın sinekleri çektiği gibi buraya çekmeli. Open Subtitles ينبغي ان يجذب المؤمنين, مثل الذباب على العسل.
    Polen, arı reçinesi ve Balın şifalı olduğu Antik Yunan'dan beri bilinen bir şey. Open Subtitles حبوب اللقاح، البروبوليس و العسل هل تعلم عن فوائدهم الشفائية؟ منذ زمن اليونانيين القدامى
    En sevdiğim renk mavi. Balın yanında iyi gidiyor. Open Subtitles الأزرق هو لوني المفضّل مذاقها أطيب مع العسل
    Son araştırmaları okuduysan, Balın cilde çok iyi geldiğini bilirsin, ben de arı yemeye başladım, sadece kraliçeler. Open Subtitles إذا قرأت أحدث دراسة، ستعرفين أن العسل مفيد جداً للبشرة، لذلك أتناول النحل، فقط ملكات النحل.
    Ve o arkadaşın bağışıklık sistemi yok ve bir fıçı Balın içinde, dört dakikadan az vakti kalmış oksijen tüpüyle yaşıyor. Open Subtitles وتلك الصديقة ليس لديها نظام مناعة، وهي داخل حاوية من العسل ومعها أسطوانة أكسجين بقيَ فيها أربع دقائق.
    Ve eski kovandan Balın hepsini alacağız. Ha ha. Open Subtitles نحصل على العسل من خلية نحلهم القديمة
    Balın içinde yüzüyorum Uzaklara açılıyorum Open Subtitles اسبح في العسل اسبح بعيداً وعميقاً
    Ağzımı açıp Balın akmasına izin veriyorum Open Subtitles افتح فمي واجعل العسل يدخل داخله
    Balın yapamayacağı bir şey yok mu? Open Subtitles هل هناك شئ لا يستطيع العسل فعله ؟
    "Balın tadını bekliyorum, yazın kokusunda." Open Subtitles بإنتظار طعم العسل و رائحة الصيف
    Balın tadını bekliyorum, yazın kokusunda." Open Subtitles بإنتظار طعم العسل و رائحة الصيف
    Durun biraz. "Balın tadını beklemek"i nasıl yazdığına bakın. Open Subtitles انتظروا,اترون كيف كتب بإنتظار طعم العسل
    "Bu kavanoza parmağınızı batırıp Balın tadına bakarsanız, babam çok mutlu olacak." Open Subtitles و سيكون سعيداً جداً لو أنك وضعت " " يدك المحترمة في العسل و لعقتها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more