Ona bu saati Drake oteldeki büyük balo salonunda vermişlerdi. | Open Subtitles | "لقد أعطوه إياها في قاعة الرقص الكبرى في فندق "دريك |
Alana, balo salonunda elinde boruyla Bayan Peacock'ın olduğunu söyledi. | Open Subtitles | و عندما إقترحت أنه كان السيد طاووس بالأنبوب الرصاصي في قاعة الرقص ,عندها, |
Beş dakika sonra balo salonunda ol. | Open Subtitles | قابلني في قاعة الرقص في خلال خمس دقائق |
Olmaz. 15 dakika içinde alt kattaki balo salonunda olmalısın. | Open Subtitles | لا. يجب أن تكون في القاعة الرئيسية تحت خلال 15 دقيقة |
- balo salonunda seni aradım. | Open Subtitles | بحثت عنك في القاعة. |
- Otelin büyük balo salonunda. | Open Subtitles | -في قاعة الحفلات بالفندق الذي يقيمون به |
Sonra elçilik balo salonunda Senatör Kennedy'yi sunacaksın. | Open Subtitles | وبعدها تقدمين السيناتور كيندي في في قاعة رقص السفارة |
Ama onun aşağıda balo salonunda olması gerekiyordu. | Open Subtitles | لقد كان من المفترض ان تكون في الاسفل في الصالة الكبرى |
Tamam, geçen yıl hatırlıyorum da yukarıdaki balo salonunda bir defile vardı | Open Subtitles | كان هناك عرض ازياء في الطابق العلوي في صالة الرقص اتذكر هذا في السنة الماضية |
Onu balo salonunda görünce dedim ki sayende her şey gözüme güzel görünüyor. | Open Subtitles | لقد رأيتها في قاعة الرقص وقلت لها: "تزيدين كل شيء جمالًا "يجب أن نرقص معًا الليلة |
Onu balo salonunda bıraktım. | Open Subtitles | تركته في قاعة الرقص |
Onu balo salonunda unuttum! | Open Subtitles | تركته في قاعة الرقص |
Meryton'daki balo salonunda, sizinle dans ettim, arkadaşıma iyilik olsun diye değil çünkü sizinle dans etmek istedim. | Open Subtitles | في قاعة الرقص في (ميريتون), لم أرقص معكِ لأوفر على صديقي, ولكن بسبب أني أردت الرقص معكِ. |
- balo salonunda bulundu. | Open Subtitles | - لقد وجدوها في قاعة الرقص ! |
balo salonunda dans edilen yerde. | Open Subtitles | في قاعة الرقص |
Seni balo salonunda aradım ama. | Open Subtitles | -ليست مشكلة . فقط بحثت عنك في القاعة. |
Koppelman'ların töreni 3 nolu balo salonunda. | Open Subtitles | حفلة (كوبلمان) لبنت الوصية في القاعة 3 |
Ripponlea'daki balo salonunda olacağız. | Open Subtitles | سنكون في قاعة الحفلات في "ريبونلي". |
Bu gece balo salonunda bir ziyafet verilecek ve sonraki birkaç günde de umuyoruz ki iki büyük ulus arasındaki güven ve takdir duygusu güçlenecektir. | Open Subtitles | ستكون هُناك وليمة في قاعة رقص الفُندق وخلال الثلاث ايام القادمة نتمني بناء الثقة و التقدير بين أُمَتَينا العظيمتين |
O zaman balo salonunda görüşürüz. | Open Subtitles | حسناً . إذاً . سأراك في الصالة الكبرى |
Eğer benim hatalı olduğumu düşünen herkesi kovsaydım siz ve ben balo salonunda yalnız kalırdık. | Open Subtitles | إذا نفيتُ كل شخص لا يوافقني الرأي سنبقى أنا وأنتَ وحيدين في صالة الرقص |