Bebek Diego, Buenos Aires'te bir barın önünde bıçaklandı... imza vermeyi reddettiği için. | Open Subtitles | طعن دييغو الصغير خارج حانة في بوينوس أيرس بعد رفضه إعطاء توقيعه لأحدهم |
Bebek Diego, Buenos Aires'te bir barın önünde imza vermeyi reddettiği için bıçaklandı. | Open Subtitles | طعن دييغو الصغير خارج حانة في بوينوس أيرس بعد رفضه إعطاء توقيعه لأحدهم |
Bana bir barın önünde arabanda uyumak için sarhoşluktan başka bir neden söyle. | Open Subtitles | قل لي بأنّ لديكَ سبباً وجيهاً لنومكَ وحيداً في سيّارتكَ خارج حانة عدا كونكَ ثملاً |
Sokak süpürülürken avukatın arabası barın önünde duruyormuş. | Open Subtitles | سيارة المحامي توقفت خارج الحانة التي مسحناها |
barın önünde bir kız vardı. Yardım istiyordu. | Open Subtitles | لقد كان هنالك فتاة سكرانة خارج الحانة كانت بحاجة لمساعدة |
Hayır, hayır. Dan, iki hafta önce bir barın önünde onu öpmüştü. | Open Subtitles | كلا ، قبّلها (دان) مرّة واحدة ، قبل بضعة أسابيع خارج الحانة |
Kale'in eski birliğindeki birkaç denizci geçen ay Kale'le Brewer'ı bir barın önünde kavga ederken görmüş. | Open Subtitles | بعض جنود البحرية من وحدة (كايل) القديمة رأوا (كايل) و(برووير) يتجادلان خارج حانة الشهر الماضي. |
- Roosevelt'de kapalı bir barın önünde. | Open Subtitles | -متوقفة خارج حانة على طريق (روزفلت ). |
Fordham Road un oradaki bir barın önünde bir çocuğa carpmıştı. | Open Subtitles | (لقد طعن شاباً خارج الحانة في شارع (فوردهام |