Chandler da ona bitirmesi için çok baskı yapıyordu, ama babamın sağlığı iyi değildi. | Open Subtitles | كانت صحة والدي تسوء لكن شاندلر ظل يضغط عليه لإنهائها |
Eski kocan neden davayı kapatman için baskı yapıyordu? | Open Subtitles | لماذا زوجك السابق يضغط عليكٍ من أجل إغلاق القضية ؟ |
Leo Whitefield bana baskı yapmaya çalıştı çünkü bazı gangsterler de ona baskı yapıyordu. | Open Subtitles | ليو وايتفيلد " حاول أن يضغط علي " لأن مجرم ما يضغط عليه |
Hayır. - Belki para için baskı yapıyordu sana. | Open Subtitles | وكان يضغط عليك لأجل المال ربما، أو ربما كان يبتزّكِ... |
Karanlık kıza baskı yapıyordu. | Open Subtitles | كان الظلام يضغط عليها |
Oysa müdür, onu kovmam için bana baskı yapıyordu. | Open Subtitles | كان المدير يضغط عليّ لطرده |
Yönetim baskı yapıyordu. | Open Subtitles | كان مجلس الإدارة يضغط عليّ |
Glen'a baskı yapıyordu ama Glen başka birisini zaten bulmuştu sanırsam. | Open Subtitles | اعلم أنه كان يضغط ايضا على (جلين) ولكن لا أحد يعتمد عليه أو موجود غيره |
Her zaman bana baskı yapıyordu. | Open Subtitles | دائما يضغط علي لـ أفعلها |
Potter çok baskı yapıyordu. | Open Subtitles | (بوتر) كان يضغط عليه بشدة |
Potter çok baskı yapıyordu. | Open Subtitles | (بوتر) كان يضغط عليه بشدة |