Diyorum ki tekneyi batırmayı ve, bunun için Justin'i suçlatmayı planlamıştı. | Open Subtitles | أنا أقول بأنها خططت لإغراق القارب خططت بأن يقع اللوم على جاستن |
Eğer savaş durumu olursa deniz altılarını kullanarak İngiliz Donanmasını batırmayı düşünüyorlar yolcu gemilerini bile. | Open Subtitles | تعني أنه في حالت الحرب، يشاركون بإستخدام غواصاتهم لإغراق السفن البريطانية، مع سفن نقل الركاب |
Onlar gemiyi batırmayı planlıyor. | Open Subtitles | السفينة لإغراق يخططون |
Gemilerimiz kadırgaları batırmayı denedi ama Galata'dan top atışı yaparak bizi menzil dışında tutuyorlar. | Open Subtitles | إن سفننا تحاول إغراقها ولكنهم يطلقون الدانات من"جالاطا"ليبقونا خارج مرماهم |
Gemilerimiz kadırgaları batırmayı denedi ama Galata'dan top atışı yaparak bizi menzil dışında tutuyorlar. | Open Subtitles | إن سفننا تحاول إغراقها ولكنهم يطلقون الدانات من"جالاطا"ليبقونا خارج مرماهم |