| Rüzgar batıya doğru eserken bir balonu bıraksam hangi yöne gider? | Open Subtitles | إذا طيّرتُ بالوناً بينما تتحرك الرياح غرباً.. في أي إتجاهٍ سيذهب؟ |
| batıya doğru 20 adım atınca etrafındakilerden daha koyu bir parke taşı göreceksin. | Open Subtitles | سِر عشرون خطوة غرباً وسوف ترى حجراً أكثر قتامة من تلك التي حوله |
| Yiyecek için umutsuzluğa düşen, bazı dinozor sürüleri, hala verimli ve yeşil olan kendi büyük vadilerini arayarak, batıya doğru yola koyuldular. | Open Subtitles | للحصول على الغذاء بعض قطعان الديناصور اتجهت نحو الغرب بحثآ عن واديهم العظيم |
| Eğer doğru yoldan gidiyorsak, batıya doğru iki tepe olmalı. | Open Subtitles | إن كنا بالطريق الصحيح فيجب أن نرى قمتان باتجاه الغرب |
| Kuzeye doğru altı adım, kayadan sola dön, sonra batıya doğru dört adım. | Open Subtitles | ست خطوات إلى الشمال، ثم يسارا عند الصخرة، ثم أربع خطوات إلى الغرب. |
| Eğer bana herhangi bir şey olursa, batıya doğru gidin. | Open Subtitles | الآن، إذا حْدث أي شئَ لي انتم استمروا بالمشي غربا. |
| Frank Sinatra'dan "batıya doğru". | Open Subtitles | "نقاط الغرب" بقلم فرانك سانترا. |
| Bedel olarak Polonya'yı ve Almanya'nın doğu bölgelerini vererek Müttefikler tüm ülkeyi batıya doğru yer değiştirtti. | Open Subtitles | وعلى سبيل التعويض، زحزح الحلفاء حدود بولندا، بأكملها ناحية الغرب |
| batıya doğru git. Sadece batıya doğru git, anladın mı? | Open Subtitles | فقط إتجه للغرب , فقط إتجه للغرب , حسناً ؟ |
| Şu anda batıya doğru saatte 75 mil hızla ilerliyor. | Open Subtitles | تتجه حالياً غرباً يقترب من سرعة 75 ميل في الساعة |
| Avrupa'da yine kurtlar var ve bu kurtlar kıta boyunca batıya doğru hareket ediyor. | TED | هناك ذئاب مجدداً في أوروبا، وتتحرك الذئاب غرباً عبر القارة. |
| Tabi, eğer batıya doğru gidiyorsak... o zaman diğeri kuzey. | Open Subtitles | بالطبع سنتّجه غرباً والآخر ناحية الشّمال |
| Eyaleti batıya doğru boydan boya geçen önderlerin cesareti ve kararlılığı anısına yapılan takın. | Open Subtitles | لتخليد ذكرى شجاعة و عزيمة الروّاد الاوائل الذين عبروا هذه الولاية في طريقهم غرباً |
| batıya doğru git birinci kattaki kazan odasına. | Open Subtitles | توجه غرباً نحو غرفة الغلاية فى الطابق الاول |
| Biliyorsunuz batıya doğru kaçış manevrası yapmak yasak. | Open Subtitles | تعرف أن أيّة مناورة مراوغة نحو الغرب ممنوعة |
| Biliyorsunuz batıya doğru kaçış manevrası yapmak yasak. | Open Subtitles | تعرف أن أيّة مناورة مراوغة نحو الغرب ممنوعة |
| batıya doğru dönen, yere yakın kayışın güney cephesindeyim. | Open Subtitles | عُلم، أنا في الجهة الجنوبية في القطاع الأرضي، أتحرك باتجاه الغرب |
| batıya doğru gittiler. Batı. | Open Subtitles | إنهم متجهون باتجاه الغرب من موقعي الحالي |
| 5 büyülü kristal, doğudan batıya doğru yerleştirildi. | Open Subtitles | خمس بلورات سحرية، الموجهة من الشرق إلى الغرب. |
| "Mavi bölgeye, doğudan batıya doğru hücum eden 2000 milis var." | Open Subtitles | ألفين من الميليشيا يهاجمون الشاطئ الأزرق من الشرق إلى الغرب |
| Zulu 7'den Merkeze. batıya doğru Eski Kilise yolundayız. | Open Subtitles | زولو 7 الى البوليس الحربى نتجه غربا الى طريق الكنيسه القديمه |
| Steve Lopez'den "batıya doğru". | Open Subtitles | "نقاط الغرب" بقلم (ستيف لوبيز) |
| Şu bölge, batıya doğru uzanıyor fakat orada son aldığımız istihbarata göre hiçbir şey yok. | Open Subtitles | من هذه المنطقة البعيدة ناحية الغرب ولكن لا يوجد شيء هناك، وفقاً لأحدث المعلومات التي وصلتنا |
| Palo Verde'nin yedi mil kuzeyinde, kırsal anayoldan batıya doğru gidiyor. | Open Subtitles | انه شمال "بالو فيردى" بسبعة أميال يتجه للغرب على الطريق الزراعى |
| Yani akıntı batıya doğru gidiyor, bana sol tarafı gösterdi. | Open Subtitles | ، إذاً التيّار المائي يذهب الى الغرب واشارت الى اليسار |
| Highway 25'ten batıya doğru gittiğini görüyorum. | Open Subtitles | أين أنتِ يا عزيزتي؟ إنّي أرى هاتفكِ يتحرك غربًا على الطريق 25 |
| Demiryolunda iş bulmak için batıya doğru yol alan birisiyim sadece. | Open Subtitles | ،كنتُ فقط مُتّجها إلى الغربِ أبحثُ عن عملٍ في السكك الحديديّة |
| Alman bombardımanının çoğu artık batıya doğru yöneldi. | Open Subtitles | أكثر النيران الألمانيّة الآن تتركز تجاه الغرب |