"bavula" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحقيبه
        
    • بالحقيبة
        
    • حقيبتين
        
    • في الحقيبة
        
    • حقيبة سفر
        
    • يريدك أن تذهبي
        
    • حقيبة السفر
        
    Yani katil cesedi bavula sığdırmak için parçaladı mı? Open Subtitles لذا فان القاتل حطم جسمه ليتناسب مع الحقيبه ؟
    - Bu hasar .ölümden sonra ve kurbanın bavula bükülmesinden sonra oluştuğunu gösteriyor. Open Subtitles الضرر هي بعد الوفاة و يبدو انها وقعت بعد ان كان الضحيه بالفعل جعد داخل الحقيبه
    O odunlar bavula nasıl girmiş? Open Subtitles ما لا استطيع تصوره هو كيف تواجد الحطب بالحقيبة
    Hayatımı iki bavula sığdırabilmekten gurur duyuyorum. Open Subtitles أنا فخور بحقيقة أنني أستطيع أن أوضب كل حياتي في حقيبتين
    bavula bak, bir şeyler bulursun. Open Subtitles ابحث في الحقيبة الكبيرة قد تجد شيئًا لكن لا تحدث فوضى
    Her biriniz için büyük bir bavula ne sığırsa onları alabilirsiniz. Open Subtitles بإمكانك أخذ ما يسع فى حقيبة سفر كبيرة واحدة لكل منكما
    - Bir haftalık eşyalarını bavula koy. Open Subtitles والدك يريدك أن تذهبي لوالدتك ما زال لدي إسبوع من العمل هنا
    Küçük parçalara ayırdım ve iç çamaşırlarımla birlikte bavula koydum. Open Subtitles أين إبننا ؟ يحمل في أغراضي ويجمعها في حقيبة السفر
    Pat, pat, pat. Çocuk bavula uyduruldu. Open Subtitles .انفجرت العظام من العظام .الطفل تناسب مع الحقيبه
    Onu ketamin ile birlikte bavula koyup köprüden atmak kaza mıydı? Open Subtitles هل كان حادث عندما حشوته في الحقيبه مع الكيتامين .والقيت به في النهر
    Lütfen, beni onunla aynı bavula koyma. Open Subtitles رجاء لا تضعني بنفس الحقيبه معه
    Haklı çıktık. bavula kafayı takmışlar. Open Subtitles كُنا محقان ، إنهما مهوسان بالحقيبة
    Steve, burada 20-30 bin olmalı. bavula saklanmış. Open Subtitles ستيف) لابد أنهم من 20-30 الف دولار هنا) أعني أنها مخبأة بالحقيبة
    Kilisede yaşadığım 12 yıldan sonra hayatım bu iki bavula sığdı işte. Open Subtitles بعدَ 12 عاماً في الكنيسة، باتت حياتي عبارةً عن حقيبتين قماشيّتين.
    Neye ihtiyacınız varsa iki bavula doldurun. Open Subtitles وأيّ غرض يمكنكما وضعه داخل حقيبتين
    Bunların hepsi bir bavula sığmayacak. Open Subtitles ! كل هذا لن يتسع في حقيبتين
    Unutma, hayatını bir bavula sığdırmalısın, dolaba değil. Open Subtitles تذكر انني اخبرتك ان تحافظ على حياتك في الحقيبة وليس في الدولاب ، حسنا ؟
    Sonra da bavulundaki kıyafetleri çıkarıp odaya attın ve onu bavula tıktın. Open Subtitles ثم نثرت ثيابها عبر الغرفة وخزنتها في الحقيبة
    Gerçi öldükten sonra bavula zorla sokulunca olmuş gibi görünüyor. Open Subtitles رغم أن هذا يبدو أنه قد حدث بعد وفاتها عندما أجبرت بالخدول في الحقيبة
    Giderken fazladan bir bavula ihtiyacın olacağını fark ettim. Open Subtitles أجل، حسبت أنك في مكان وجهتك ستحتاجين حقيبة سفر إضافية
    - Ne onun birini bavula sokmasını ne de onun kendini bir bavulda bulmasını istiyorum. Open Subtitles لا اريدها ان تضع الناس بداخل حقائب سفر ولا اريد ان ينتهي بها المطاف بداخل حقيبة سفر لا تجرأ , لن اجلعها ابدا عرضة لهذا الأمر
    - Bir haftalık eşyalarını bavula koy. Open Subtitles والدك يريدك أن تذهبي لوالدتك ما زال لدي إسبوع من العمل هنا
    Küçük parçalara ayırdım ve iç çamaşırlarımla birlikte bavula koydum. Open Subtitles يحمل في أغراضي ويجمعها في حقيبة السفر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more