"bavullarını" - Translation from Turkish to Arabic

    • حقائبك
        
    • حقائب
        
    • حقائبهم
        
    • أمتعة
        
    • حقائبها
        
    • أمتعتهم
        
    • أمتعته من
        
    • امتعة
        
    bavullarını danışmaya bırakırım. Eğer kötü giderse, seni bir otele götürürüm. Open Subtitles سآخذ حقائبك إلى المكتب إذا فشلت أؤمن لك فندق
    O yüzden uyandığın zaman, aileni al, bavullarını topla, ve bu şehirden yok ol. Open Subtitles لذا .. عندما تستيقظ .. خُذ عائلتك وأحزم حقائبك ..
    Senin eve geldiğimde, evinin önünde yağmur altında bavullarını arabanın bagajına yerleştiriyordun. Open Subtitles أني أنني حين وصلت إلى منزلك كنت بالخارج في الممر تحت المطر وتضعين حقائبك في صندوق سيارتك
    O yüzden, artık insanların bavullarını taşıyorum. Sanırım kalacağınız karavanlar, bunlar. Open Subtitles لذا الأن أحمل حقائب الأخرين أظن أن هذه غرفتكم
    Bu odadaki adamlar bavullarını alacaklarından emin olmadıkça... kimse Taşımacılar Sendikası'ndan kredi alamazdı. Open Subtitles لا أحد كان يحصل على قرض من الاتحاد إلا إذا تأكد هؤلاء من أنهم سيحصلون على حقائبهم
    Bay Laszlo'nun bavullarını bul ve uçağa koy. Open Subtitles احمل أمتعة السيد لازلو وضعها في الطائرة.
    Ondan sonra bildiğim kadarıyla Brian'ı ve bavullarını ve söylemem gerek en iyi havlularımızdan birkaçını kaptığı gibi gitti. Open Subtitles و الذي أعرفه بعدها.. أمسكت ببراين الصغير مع حقائبها و.. حسناً لأكون صادقة..
    bavullarını toplayıp gittiler. Open Subtitles أين الراجلون؟ حزموا أمتعتهم و رحلوا.
    Hasteneden eve dönüyorsun. İlk yaptığın şey bavullarını bagaja yerleştirmek. Open Subtitles وصلت إلى المنزل من المستشفى فكان أول ما تفعلينه وضع حقائبك في صندوق سيارتك؟
    Önceki gece bavullarını niye kendi arabanın bagajına koydun o zaman? Open Subtitles إذن لم وضعت حقائبك في صندوق سيارتك في الليلة السابقة؟
    Sen git banyonu yap sonra bavullarını hazırla sabah erkenden gidiyorsun. Open Subtitles تذهب وتأخذ الحمام الخاص بك... ثم حزمة حقائبك ، تترك في وقت مبكر من صباح الغد.
    O zaman hemen bavullarını topla ve Amerika'ya dön. Open Subtitles إحزم حقائبك و عد إلى أمريكا الآن.
    Eve gidip bavullarını hazırlasan iyi olur. Open Subtitles من الأفضل أن تعود للمنزل وتحزم حقائبك
    - bavullarını alalım. Open Subtitles أفهم عندما تتحدثين الإنجليزية. - حسنا سوف نحضر حقائبك.
    - Mülakat için sadece. - bavullarını şimdiden mi koyuyordun? Open Subtitles انها من أجل مقابلة فحسب - أنتي تضعين حقائبك في السيارة من الآن ؟
    Haydi bavullarını alalım. Open Subtitles هيا, لنقم بإحضار حقائبك
    Darlene, kızının bu yolculuk için olan bavullarını asla boşaltmadı. Open Subtitles دارلين لم تفرغ حقائب ابنتها من هذه الرحلة
    Ziyaretçilerin bavullarını, odalarına geç götürdüğüne ve sık sık ortadan kaybolduğuna dair şikayetler var. Open Subtitles هناك شكاوى أنك تستغرق وقتاً طويلاً حتى تأخذ حقائب الضيوف إلى غرفهم وها أنت ذا تختفي لفترات طويلة من الوقت
    Ve Fin'le birlikte bavullarını toplayıp... Open Subtitles وقال انه وفنلندا حزموا حقائبهم
    758 sefer sayılı uçakla Denver'dan gelen yolcularımız bavullarını ikinci banttan alabilirler. Open Subtitles المسافرون على الرحلة 758 من (دينيفر) يمكنهم أخذ حقائبهم من صالة 2
    Bay Laszlo'nun bavullarını bul ve uçağa koy. Open Subtitles احمل أمتعة السيد لازلو وضعها في الطائرة.
    bavullarını dört defa X-ray cihazına soktuk, bir şey çıkmadı. Open Subtitles لم نجد شيئا في حقائبها ضعها خلال آلات أشعة أكس اربعة مرات
    Binda, git ve bavullarını dairesinden al. Ve bizim eve getir. Open Subtitles بندا، اذهب واحصل على أمتعته من منزل الدائرة.
    Maria. Bayan Fellini'nin bavullarını Bayan Allisorun odasına götürün. Şimdi! Open Subtitles ماريا، انقلي امتعة انسة فيلليني الى غرفة انسة اليسون

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more