İyi değildi ve görünüşe göre hala bazı sorunları var. | Open Subtitles | لم يكن بخير وواضح أنه ما زال لديه بعض المشاكل |
İnsanlarda olduğu gibi, sevdiğiniz kişinin bazı sorunları olduğunu anlamanız bazen 6 ayınızı alabilir. | TED | لكن كما هو حال البشر، بعض الأحيان تمر ستة أشهر قبل أن تستوعب أن الشخص الذي تحب لديه بعض المشاكل. |
Tek bir yerde kalıp, bazı sorunları çözene kadar beklesen daha iyi olur. | Open Subtitles | إنه لشيء جيد أن تستقر بمكان واحد وتحل بعض القضايا |
Tek bir yerde kalıp, bazı sorunları çözene kadar beklesen daha iyi olur. | Open Subtitles | إنه لشيء جيد أن تستقر بمكان واحد وتحل بعض القضايا |
Bu hastanın bazı sorunları var ve ve benim de uzun süredir bekleyen ve cevaplarını almam gereken sorularım var. | Open Subtitles | و لكن هذا المريض لديه مشاكل و أنا لدى أسئله أسئله منذ زمن طويل و يجب أن أحصل على الأجوبه |
Özür dilerim, memur bey, çocukken bazı sorunları olmuş. | Open Subtitles | أنني آسف، أيها الضابط، فإنه لديه مشاكل منذ أن كان طفلاً. |
Bayan Lando, kocanız Mathilda'yı okulumuza kaydettirirken, bazı "sorunları" olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | سيدة لاندو عندما كان زوجك يسجل ماتيلدا في مدرسة سبنسر أخبرنا أن لديها بعض المشاكل |
Pazar günü. Ron'la bazı sorunları vardı. | Open Subtitles | احيانا الاحد , هي و روني لديهم بعض المشاكل |
Okula ilk geldiğinde, bazı sorunları vardı. | Open Subtitles | في البداية عندما اتى للمدرسة كانت لديه بعض المشاكل |
Geçmişte bazı sorunları oldu. | Open Subtitles | ـعلم لقد واجهت بعض المشاكل المرة السابقة |
Buraya ilk geldiğinde bazı sorunları oldu ama altı ay önce buraya yerleşti, bir işe girdi... | Open Subtitles | كلاّ، واجهته بعض المشاكل بأوّل مرّة وصل إليها لكن قبل 6 أشهر، إستقرّ هناك وحصل على وظيفة |
David'in daha önceden bazı sorunları olduğunu biliyoruz, ama şu an yaptığına gerçekten saygı duyuyorum, ve sizden onu dinlemenizi istiyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم أن ديف كان لديه بعض المشاكل في الماضي ولكنني احترمه بشدة لما يقوم به الآن وأن أطلب منكم أن تستمعوا له فقط |
Çünkü, Büyük'ün bağlanmakla ilgili bazı sorunları vardı. | Open Subtitles | كان لديه بعض القضايا الالتزام. |
Benim eski ortağımın bazı sorunları vardı. | Open Subtitles | شريكتي السابقه لديها بعض القضايا |
O sadece bazı sorunları olan bir adam diyelim. | Open Subtitles | هو فقط - حسنا، دعنا فقط رأي الرجل عنده بعض القضايا |
Çünkü önemini düşündüğünüzde, dün gece konuştuğumuz bazı sorunları -- bu son oturumda Afrika'dan ve Afrika için gönderilen farazi 50 milyar dolardan. | TED | لأنه عندما تُفكر في الأهمية، بعض القضايا التي ناقشناها ليلة أمس -- هذه الدورة الأخيرة تحدّثنا حول إفريقيا و مبلغ 50 مليار دولار الإفتراضيّ المخصّص لإفريقيا. |
- Koç Roy'un bazı sorunları var- - Uh! | Open Subtitles | ..المدرب "روى" لديه بعض القضايا |
bazı sorunları çözüyordum. | Open Subtitles | كنت أعمل على حل بعض القضايا. |
Yani, beni yanlış anlama ama senin yüzünden çocuğun bazı sorunları olacaktır. Şu büyük olanlardan. | Open Subtitles | أعني ، لا تفهميني خطئاً ، بفضلك فهذا الصبي سيصبح لديه مشاكل .. |
Bu hastanın bazı sorunları var ve benim de uzun süredir bekleyen ve cevaplarını almam gereken sorularım var. | Open Subtitles | هذا المريض لديه مشاكل و أنا لدى أسئله أسئله منذ زمن طويل و يجب أن أحصل على الأجوبه |
Bunun anlamı Eddie'nin bazı sorunları var ve bunları çözmek biraz zaman alacak. | Open Subtitles | هذا يعني أن "إيدي" لديه مشاكل وسوف يستغرق الأمر بعض الوقت لتجاوزها |