"belediye başkanıyla" - Translation from Turkish to Arabic

• مع العمدة
• رئيس البلدية
• العُمدة
• مع المحافظ
• تخبري والعُمدة
• بالعمدة
• العمدة و

Sonra belediye başkanıyla yemek yiyecektik akşam yemeğinde de Malaga'nın önde gelenleriyle yemek yiyecektik.
عندها، كنا سنحضر غداءً مع العمدة وكنا سنحضر عشاءً مع أهم الناس في ملقة

3 genişle, 4 yakınlaşıyosun, liderlerle başlamak istiyorum daha sonrada belediye başkanıyla bitirmekr.
أريد أن أبداُ مع القادة والنهاية تكون مع العمدة

belediye başkanıyla 2 kez konuştum! Öfkeden tavana sıçradı!
تكلمت مع رئيس البلدية مرتين هذا .الصباح,كان غاضباً جداً بسبب هذة العملية

Evet, belediye başkanıyla görüşüyorum.
أجل ، أنا أواعد العُمدة

belediye başkanıyla konuştum opera evinde bir davet vermek için kulağını biraz çıtlattım.
كنت أتحدث مع المحافظ و أ ُلح عليه لنقيم الحفل فى قاعة الأوبرا

Belki de belediye başkanıyla beraber sorunu ortadan kaldırmak için attığınız adımlar hakkında grubu aydınlatabilirsiniz.
ربّما تخبري والعُمدة الحضور بالخطوات التي أخذتماها لإنهاء المشكة.

Savcının belediye başkanıyla golf oynayarak zaman geçirdiğini sanırdım.
ظننت أن المدعي العام فقط يلعب الغولف مع العمدة و شيء من هذا القبيل

Bu arada, belediye başkanıyla akşam yemeği yiyeceğimizi unutma.
وبعد ذلك تذكّر أن لدينا موعد عشاء مع العمدة

Sanırım belediye başkanıyla konuşabiliriz. Böyle kriz zamanlarında insanlara yardım ettiğini duydum.
افترض أنه يمكننا التحدث مع العمدة فهو يساعد الناس في أوقات الأزمات تلك

Sonra Pumas futbol takımını karşılayacaksınız ve belediye başkanıyla akşam yemeği yiyeceksiniz.
ثم عندك مقابلة مع فريق كرة القدم بوما فريق ، ثم لديك موعد على العشاء مع العمدة

Ödül olarak gece dandik bir davete katılıp belediye başkanıyla fotoğraf çektirmek için mi?
لتناول مأدبة عشاء من الدجاج والتقاط صورة مع العمدة كمكافأة ؟

Ben belediye başkanıyla geldim. Onun için çalışıyorum.
انا هنا مع العمدة انا اعمل لديه

Başkan şu an New York belediye başkanıyla birlikte bir toplantıda.
الرئيس في المؤتمر مع رئيس البلدية والحاكم

Eğer belediye başkanıyla konuşursan, bana duyduğu güven için çok teşekkür ettiğimi söyle.
إذا تكلمت مع رئيس البلدية قل له شكراً جزيلاً على ثقته

Sanırım belediye başkanıyla konuşabiliriz.
حسناً، أعتقدُ بإمكاننا التحدّث مع رئيس البلدية.

Eğer vermezsen, ben belediye başkanıyla anlaşmanın yolunu bulacağım senin ifade vereceğin tehdidini koz olarak kullanıp onu yarışın dışına atacağım.
،إن لم ترد، يمكنني عقد اتفاق مع المحافظ الاستفادة من تهديد شهادتك لإخراجه من السباق

9:15'te belediye başkanıyla randevunuz var..
لديك مقابلة مع المحافظ في 9: 15.

Belki de belediye başkanıyla beraber sorunu ortadan kaldırmak için attığınız adımlar hakkında grubu aydınlatabilirsiniz.
ربّما تخبري والعُمدة الحضور بالخطوات التي أخذتماها لإنهاء المشكة

Bunun belediye başkanıyla alâkası yok.
لا يتعلق الأمر بالعمدة