Yalnız bozuk. Ben burada oturup tamir etmeye çalışırken sen de dün akşam Jeanette'le yaşadıklarını anlatırsın belki bize? | Open Subtitles | المشكلة أنها لا تعمل لذا كنت سأجلس هنا لأصلحها |
Ben burada oturup hiçbir şey yapmazsam neden beni bu kadar getiriyorsun? | Open Subtitles | لماذا أحضرتيني كل هذه المسافة اذا كنت فقط سأجلس هنا ولن أفعل شيء? |
Ben burada oturup, aileme yakınlaşmanı izleyeceğim. | Open Subtitles | سأجلس هنا وأشاهدك تدخل وسط عائلتى |
Yani ben, burada oturup size kitap mı okuyacağım? | Open Subtitles | إذاً .. سأجلس هنا و اقرأ لك فقط ؟ |
Ben burada oturup etrafı gözleyeceğim. | Open Subtitles | سأجلس هنا وأقوم ببعض الاستطلاع |
Ben burada oturup sayıları yazacağım. | Open Subtitles | سأجلس هنا وأعد النقاط |
- Evet O zaman Ben burada oturup biraz dinleneceğim. | Open Subtitles | إذن، سأجلس هنا لأستريح قليلا |
Ben burada oturup, seyredeceğim. | Open Subtitles | و سأجلس هنا لأراقبكي. |
Ben burada oturup içeceğim. | Open Subtitles | أنا سأجلس هنا وأشرب |
Ben burada oturup sızlanacağım. | Open Subtitles | سأجلس هنا و أشتكي |