Anlaşılan dün gece şansı yaver giden tek ben değilmişim. | Open Subtitles | يبدو أني لست الوحيد الذي أصبحَ محظوظاً ليلة أمس |
Duyduğuma göre şehirde sana içki borcu olan tek ben değilmişim. | Open Subtitles | إذن، سمعت أني لست الوحيد المدين لك بإنقاذ حياته. |
Görünen o ki makâlenizden hoşlanan bir tek ben değilmişim Haşmetmahap. | Open Subtitles | إذن يبدو أنني لست الوحيدة التي تمتعت بمقالتك يا صاحبة السمو |
Dün gece uyumayan sadece ben değilmişim. | Open Subtitles | يبدو أنني لست الوحيدة التي لم تنم الليلة الماضية |
Hem ortaya çıktı ki zaten hoşlanmadığı kişi ben değilmişim. | Open Subtitles | انقلبت الموازين انا لست الشخص الذي لا تحبه |
Kafayı çeken sadece ben değilmişim demek ki. | Open Subtitles | جليّ أنّي لستُ وحدي من كان يفرط في شرب الخمر |
Tek aktör ben değilmişim. | Open Subtitles | لستُ انا الممثلة الوحيدة بالمنزل , صحيح ؟ |
Sanırım 70'lerin suç drama dizilerini izleyen bir ben değilmişim. | Open Subtitles | أعتقد أنّني لم أكن الوحيد الذي يشاهد مسلسلات الجريمة في السبعينات |
Bu kızı ilk kesen ben değilmişim. | Open Subtitles | تبين أني لست أول شخص يقوم بتشريح هذه الفتاة |
Anlaşılan yanlış istihbarat alan bir tek ben değilmişim. | Open Subtitles | حسناً، أظنّ أني لست الوحيد الذي حصل على معلومات خاطئة. |
Demek ki Miami'deki tek arkadaşı ben değilmişim. | Open Subtitles | من الواضح أني لست صديقه الوحيد في [ميامي]؟ |
İyi bari, tek korkan ben değilmişim. | Open Subtitles | أوه، سعيد لأعرف أني لست جبانا فحسب. |
Görünen o ki herkesin hor gördüğü bir ben değilmişim. | Open Subtitles | يبدو أني لست الوحيدة" "التي يمقتها الجميع |
Duyduğuma göre bir Atriandan ayrılan tek kişi ben değilmişim. | Open Subtitles | ماذا عنه ؟ حسناً سمعت أني لست الوحيدة |
Bugün basılan tek Botwin ben değilmişim. | Open Subtitles | يبدو أنني لست الوحيدة التى ألقي القبض عليها اليوم |
Sanırım odadaki en zeki insan ben değilmişim. | Open Subtitles | أجل، أجل ، أعتقد أنني لست أذكى رجل في الغرفة |
Deniz kenarında ölmek isteyen tek ben değilmişim demek. | Open Subtitles | يبدو أنني لست الوحيد الذي يتمنى الموت على شاطئ البحر |
Anlaşılan, pişmanlık duyan tek Beyaz Marslı ben değilmişim. | Open Subtitles | حسنا، اتضح أنني لست المريخي الأبيض الوحيد النادم |
Sanırım, bu arabayı isteyen bir tek ben değilmişim. | Open Subtitles | على مايبدو ، لست الشخص الوحيد الذي يبحث عن هذه السيّارة |
Sanırım, bu arabayı isteyen bir tek ben değilmişim. | Open Subtitles | على مايبدو ، لست الشخص الوحيد الذي يبحث عن هذه السيّارة |
Anlaşılan burayı bilen tek ben değilmişim. | Open Subtitles | واضح أنّي لستُ الوحيدة العالمة بهذا المكان. |
Anlaşılan göründüğü gibi olmayan sadece ben değilmişim. | Open Subtitles | "يبدو أنّي لستُ الوحيد الذي تختلف حقيقته عن مظهره" |
- Sadece ben değilmişim demek. | Open Subtitles | اذاً ، لستُ انا فقط -.. |
Uzun bacağa ihtiyaç duyan ben değilmişim ha, Pulovski? | Open Subtitles | حسنًا، يبدو أنّني لم أكن الوحيد الّذي إحتاج سيقان أطول، (بولوفسكي)؟ |