Ve evliliğimizde, yalan söyleyen tek kişinin ben olmadığını da biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أيضاً أنني لست الوحيدة التي كذبت في هذا الزواج |
Ama aynı zamanda bu hikayeyi size anlattığım gibi onlara da anlattığımdan, ''Ama artık sorunun ben olmadığını anladım. | TED | لكن في نفس الوقت الذي قالت ذلك فيه، بسبب كيف شرحت ما شرحته لكم للتو، قالت ، "لكن الآن ، أنا أعلم أنني لست المشكلة. |
Aramızdaki tek dürüst olmayan kişinin ben olmadığını söylemek istiyorum. | Open Subtitles | أردت أن أقول فحسب أنني لست الوحيدة من بيننا... التي تكون غير صريحة هنا |
Buradaki dedektifin ben olmadığını biliyorum ama... | Open Subtitles | ...أعلم أنني لست التَّحرِّ هنا، لكن |
Ayrıca casusun ben olmadığını nereden biliyorsunuz? | Open Subtitles | بالإضافة إلى أن .. كيف لك أن تعرف إني لستُ الجاسوس ؟ |
O şirkette o sensörlerin hatalı olduğunu bilen tek kişininin ben olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | إني لستُ الشابَ الوحيد بتلك الشركة الذي يعرفُ بأن الأجهزة الإستشعارية كانت ذات عيوب. |