"ben olmasam" - Translation from Turkish to Arabic

    • بدوني
        
    • لولاي
        
    • بدونى
        
    • من دوني
        
    • بعضها ليست
        
    Ben olmasam, sen, annen ve küçük kardeşin sokağa düşersiniz. Open Subtitles بدوني أنت ، أختك و أخوكي الصغير ستكونون في الشارع
    Ben olmasam yapamazdın, şimdi de ben yokum ve yapamıyorsun. Open Subtitles لم تستطيع فعلها بدوني وقتها، ولن تستطيع فعلها بدوني الأن.
    - Ben olmasam da buraya alışırsın. Open Subtitles أوه. أوه، أعتقد أنك سوف تستمرين حتى بدوني
    Ama Ben olmasam Jessica hastaneye tekrar yatmayacaktı. Parayı nereye sakladığını öğrenemeyecektin. Open Subtitles لكن لولاي لما كنت أرجعتيها المشفى و لما عرفتي أين خبأت المال
    Ben olmasam hâlen kötü bir saç boyama işinde Juicy tişörtleri giyiniyor olacaktın. Open Subtitles لولاي كنت لتظلين تعملين بالملاهي الليلية معتمدة على الإكراميات الرخيصة و تصبغين شعرك
    Ben olmasam sen kendine nasıl bakacaktın acaba? Open Subtitles ماذا تفعل عندما تكون بدونى أنا التى أعتنى بك ؟
    Ben olmasam, etkileyici birkaç parti numarası olan güçlü bir adamdan ibaret olurdun. Open Subtitles من دوني لكنتَ مُجرّد رجلاً قوياً ذو قائمة من حيل الخفلات السحرية.
    Ben olmasam sen... Buradaki mafyacılar seni çiğ çiğ yiyecek! O zaman ne halt edeceksin? Open Subtitles و بدوني كان جميع المجرمين سينهشون لحمك أين ستذهب حينئذ ؟
    Ben olmasam evlat, bu kokuşmuşlar seni bir odaya kapatırlar. Open Subtitles لأنك بدوني يا فتى هذه الجريمة ستضعك في وضع خطير أنت وعمك وتهدم كل ما بناه عمك
    Ben olmasam hayatı bomboş olurdu. Open Subtitles حياتها بدوني سَتَكُونُ فارغةَ جداً هناك. ماذا.
    Haydi, onlar sana gelmek zorundaydı. Ben olmasam, onlar pirinç tarlasında günde 3 cent'e talim ederlerdi. Open Subtitles بدوني سوف يعودون إلى حقول الأرز يجنون ثلاثة سنت في اليوم
    Ben olmasam işi bile olmazdı. Şimdi oraya gitmem gerekiyor ama. Open Subtitles لن يحصل علي وظيفة حتي بدوني والأن علي الذهاب هُناك، وأخذ أسباب منهُ.
    Bir saniye durup düşünmenizi istiyorum Ben olmasam burası nasıl bir yer olurdu. Open Subtitles أريدكم فقط أن تتوقفوا وتفكروا للحظة كيف سيكون هذا المكان بدوني.
    Ben olmasam o şey sünger gibi çekerdi. Open Subtitles بدوني,تلك السلطانية ستشرب زينة السلطة مثل الاسفنجة
    O zaman Ben olmasam, hâlâ onunla yaşıyor olurdun değil mi? Open Subtitles إذًا، أعتقد أنه لولاي لكنت مقيمًا معها حتى الآن، أليس كذلك؟
    Eğer Ben olmasam o çocuk ölmüştü ve üçümüz hapisteydik. Open Subtitles ذلك الطفل كان سيموت لولاي ولكان ثلاثتنا في السجن الآن
    Ben olmasam, Hareket'i, o kızı bir otel odasında ayartmak için kullanıyor olacaktın. Open Subtitles لولاي لكنت استعملت الصليب لإغرائها لفندق قريب الآن
    Ben olmasam, küçük kızımız mecazi midilli Open Subtitles لولاي أنا, لكانت إبنتنا محاطه بقضيب المهور.
    Ben olmasam darmadağın olursun. Open Subtitles انت تحصل على صفر فى هذا انت ستسقط بدونى
    Ben olmasam bile... Hayat gülsün sana... Open Subtitles وأن تضحك لك الحياة حتى ولو بدونى
    Ben olmasam bundan haberin bile olmayacaktı. Open Subtitles حسنٌ، لقد قام بذلك سابقاً وماكنتِ لتعلمي حيال ذلك من دوني
    Ben olmasam nasıl bu kadar tatlı gözükeceksin bakalım? Open Subtitles بعضها ليست جميلة كيف ستغييرين أي شيء بإظهارك الشيء الجميل؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more