Beni gördüğünüze sevindiyseniz Bar Mitsvalara da geliyorum. | Open Subtitles | إن كان اي منكم استمتع برؤيتي هنا الليلة أنا ايضا متاح في مؤتمرات القصص المصورة حفلات العزوبية وأعياد البلوغ |
Şu an Beni gördüğünüze sevinmeyebilirsiniz. | Open Subtitles | قد لا تكونون سعداء برؤيتي الان |
Tanrım, cebinizdeki bir periskop mu, yoksa Beni gördüğünüze mi sevindiniz? | Open Subtitles | هل هو منظار جيبك أم أنك مسرور برؤيتي ؟ |
Ama sanırım Beni gördüğünüze mutlu olmadınız. | Open Subtitles | ولكني أفترضت أنك لست سعيدا برؤيتي |
Beni gördüğünüze şaşırdınız mı? | Open Subtitles | هل تفاجأت برؤيتي مرة أخري؟ |
Beni gördüğünüze memnun olmadınız mı? | Open Subtitles | الستِ سعيدة برؤيتي |
"Ay, Profesör, cebinizde hortum mu var yoksa Beni gördüğünüze çok mu sevindiniz?" | Open Subtitles | "يا للهول أيها البروفيسور..." "أهناك خرطوم فيل في معطف المختبر خاصتك؟ أم إنك سعيد برؤيتي فحسب؟" |
Beni gördüğünüze sevinirsiniz sanmıştım Bay Bryant. | Open Subtitles | ظننتك تسعد برؤيتي سيد " براينت " |
Beni gördüğünüze bu kadar çok sevinmeyin. | Open Subtitles | لا تبدو سعيدا جدا برؤيتي |