"beni görmüş" - Translation from Turkish to Arabic

• رآني
• رأتني
• لا بدّ أنّي رأيتُ
• رأيتنى فى مكان ما
• رأتنى

Şansıma Kirk beni görmüş, bana doğru yüzüp beni yukarı çekti.
وقد رآني " لكيلي كيرك " وسبح لكي يخرجني خارج الماء

Onu gördüm. Tek gözü kocaman açıldığına göre o da beni görmüş olmalı, anne.
رأيته وانه أكيد رآني رأسه له عين واحدة كاملة، ماما

Elizabeth ile markette konuşurken beni... görmüş olabileceğini söylüyorsun.
لذا أنت تقول أنه رآني أتكلم مع إليزابيث في السوق

Sizce beni görmüş müdür yoksa gidip ona selam mı vereyim, ne yapayım?
هل تعتقدون أنها رأتني ؟

Gwynn'i bir yerde görmüş olmalıyım. Ya da o beni görmüş olmalı.
لا بدّ أنّي رأيتُ (غوين) في مكان ما، أو أنّها رأتني.

Sen şüphesiz, beni görmüş olmalısın. Dünya küçük, sonuçta.
يجب أن تكون قد رأيتنى فى مكان ما إنه عالم صغير

Onu yalnız bırakmamaya çalıştım ama beni görmüş olmalı ve sonra izini kaybettirdi.
حاولت مراقبتها لكن لا بدّ وأنها رأتنى وذهبت

İki gündür peşindeydim, korumalarından biri beni görmüş olabilir.
كنتُ أراقبه آخر يومين قد يكون قد رآني مراقبيه

Korkmuştum. Birileri beni görmüş olmalı.
لقد كنت فزعًا لابد وأن أحدهم قد رآني

Ama babam beni görmüş ve polisi aramış.
لكنّ والدتي رآني وهاتف الشرطة.

Şükran gününde biri beni görmüş olabilir.
شخص ما ربما رآني - في عيد الشكر - في الملعب؟

Rachel'in peşindeki hayran kurşunu yakalarken beni görmüş olmalı.
ما الأمر؟ لابد أن المعجب الذي يلاحق (رايتشل) قد رآني أمسك تلك الرصاصة

Onu anne sandığım zaman, Amy'nin treylerine girerken beni görmüş olmalı.
حسناً ، لابُد أنه قد رآني وأنا أدخل إلى مقطورة (آمي) عندما اعتقدت أنها أمي

beni görmüş, değil mi?
لقد رأتني أليس كذلك؟

Evet, dün ofisinden çıkarken beni görmüş.
نعم. رأتني ترك مكتبك أمس.

Sence beni görmüş müdür?
أتعتقد أنها رأتنى ؟