ve Beni kurtaran, ailemin, dostlarımın, profesyonellerin ve bazen yabancıların bile gösterdiği şefkat ve empatiydi. | TED | و قد كان مقدار الرحمة و التعاطف من أسرتي و أصدقائي و ذوي الإختصاص بل أحيانا حتى الغرباء هو الشيء الذي أنقذني |
Son derece sarsıcı bir ölüme yakın deneyimden Beni kurtaran kadın için elbette. | Open Subtitles | للمرأة ألتي أنقذني من صدمة تجربة الاقتراب من الموت حسنا |
Beni kurtaran kan bağımızın bulunmadığı küçük kardeşimdi. | Open Subtitles | أنقذني أخي الأصغر الذي .لم يكُن مرتبطًا بي بالدم |
Hatta Beni kurtaran sendin. | Open Subtitles | الأمر هو انك أنقذتني |
Diğer bir yandan ise Beni kurtaran şey Ajan Thomas'ı da kurtardı. | Open Subtitles | من ناحية, مهما كان الذي انقذني انقذ العميل توماس ايضاً |
Eğer bu gece sen olmasaydın yapamazdım, ciddiyim, payını al. Kayıtlara geçsin diye söylüyorum asıl bütün gece Beni kurtaran sendin. | Open Subtitles | للعلم، لقد كنتي أنتي من ينقذني طوال الّليلة |
Geçen sene suyun altında Jumper'ın içinde kaldığım zaman Beni kurtaran aynı balina olabilir. | Open Subtitles | من المحتمل جدا أنه نفس الحوت الذى أنقذنى في العام الماضي عندما كنت محاصرا بالمركبة الغارقة |
Beni kurtaran serumun diğer kurbanlarda bulunan serumla aynı olduğunu inkâr edemem. | Open Subtitles | لا يسعني تجاهل حقيقة أن نفس المصل الذي أنقذني كان من نفس السلالة المٌكتشفة في الضحايا الآخرون |
Gerçek olağandışı özverili merhameti bu çemberin çok daha dışındadır, hatta geniş çemberindeki eş-dostlarının da ötesinde sosyal çemberlerinin dışındaki insanlardan tamamen yabancı insanlara kadar. Tıpkı Beni kurtaran adam gibi. | TED | يمتدُ تعاطف الإيثاريين النادر في الواقع إلى أبعد من تلك الدائرة، حتى إلى أبعد من دائرة معارفهم الواسعة إلى أشخاص خارج دائرتهم الإجتماعية تماماً.، إلى الغرباء كلياً، تماماً مثل الرجل الذي أنقذني. |
Etta Candy, bu Diana. Beni kurtaran... takımın bir üyesi. | Open Subtitles | "هذه "ديانا" يا "إيتا كاندي إنها جزء من الفريق الذي أنقذني |
"Beni kurtaran o sevgi dolu el çok fazla sıktı." Sizmişsiniz gibi davrandı. | Open Subtitles | "يد المُحبّ الذي أنقذني أمسكني بإحكام." لقد تظاهر أنّه أنتِ. |
Her zaman Beni kurtaran adam olacaksın. | Open Subtitles | ستكون الرجل الذي أنقذني دائمًا |
Senin Beni kurtaran doktor olduğunu söylediler. | Open Subtitles | قالوالي.. انت الدكتور .. الذي أنقذني |
Beni kurtaran adamın sarı gözleri vardı. | Open Subtitles | الرَجٌل الذي أنقذني كانت عيونه صفراء |
Beni kurtaran adam bir anda ortadan kayboldu. | Open Subtitles | الرَجٌل الذي أنقذني وكأنه إختفي وحسب |
Bunu da Beni kurtaran kahramana borçluyum. | Open Subtitles | وأدينُ بالفضلِ للبطل الذي أنقذني |
Sen Beni kurtaran cadısın. | Open Subtitles | أنتي الساحرة التي أنقذتني |
Beni kurtaran galip prens sensin. | Open Subtitles | انت الأمير المنتصر الذي انقذني |
Clark Kent'in centilmen FBI ajanı dostu her zaman Beni kurtaran kişi miymiş? | Open Subtitles | صديق (كلارك كنت) عميل المباحث الفيدرالية هو من ينقذني دائماً ؟ |
...Beni kurtaran oymuş gibi yapıp dolabın kapağını açardı. | Open Subtitles | كانت تخرجنى مدعية أنها من أنقذنى |
O çocuğu öldürdüler. Beni kurtaran kızı da öldürdüler. | Open Subtitles | لقد قتلوا هذا الفتى وقتلوا الفتاة التى أنقذتنى |