benim bölümümde halen röntgen fotografları ile çalışıyoruz. | Open Subtitles | ما زالوا يعملون في قسمي باستخدام البولارويد للتوضيح: مادة مستقطبة للضوء |
Sen benim bölümümde bile değilsin, bir şeyler mi kaçırıyorum, burnunu sokabileceğin bir bal görüyor musun, ben kesinlikle görmüyorum, Dr. Todd, siz Dr. Turk'un balını görüyor musunuz? | Open Subtitles | أنت لا تعمل في قسمي فهل أنا مخطئ بشكل ما؟ أترى أمراً يعنيك هنا؟ |
Biliyor musun Cleveland, çalıştığım kablo şirketinde benim bölümümde açık var. | Open Subtitles | اتعلم, كليفليند هناك افتتاح في قسمي في شركة الكابلات |
benim bölümümde ajanlara birçok özerklik tanınır. | Open Subtitles | في قسمي العملاء السريون يُعطون الكثير من الاستقلالية |
Artık benim bölümümde çalışmıyor. Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | لم تعد تعمل في قسمي الآن تعرفين ذلك |
Langley'in çifte standartlarından biri olan bozuk hiyerarşi benim bölümümde olmaz. | Open Subtitles | واحد من المعايير المزدوجة لـ " لانجلي " غير موجودة في قسمي وهو التسلسل الهرمي الخاطئ |
benim bölümümde kimse boş oturmuyor. | Open Subtitles | لا أحد في قسمي يهنأ بالراحة |