Bu bakış için yeterince çok değil. Seni kıç bezi, o benim diş fırçam. | Open Subtitles | ليس كافيا لهذه النظرة. أنت,أصغر مني, هذه فرشاة أسناني. |
Şimdiyse, benim diş fırçam ıslanmış. | Open Subtitles | و الآن فرشاة أسناني مبلّلة. |
benim diş fırçam mı o? Kandehar haberim ne durumda, Ed? | Open Subtitles | أهذه فرشاة أسناني ماذا يحدث لتقريري عن (قندهار)، يا (إد)؟ |
Hey, o benim diş fırçam. | Open Subtitles | أنت, هذه فرشاتي |
- Bu benim diş fırçam değil. | Open Subtitles | -هذه ليست فرشاتي |
Tamam patron, Ted'in diş fırçasını kullandım, çünkü benim diş fırçam yoktu. | Open Subtitles | حسناً يا زعيم، استخدمت فرشاة "تيد" لإنني لا أملك واحده |
Tamam patron, Ted'in diş fırçasını kullandım, çünkü benim diş fırçam yoktu. | Open Subtitles | حسناً يا زعيم، استخدمت فرشاة "تيد" لإنني لا أملك واحده |