"benim durumum" - Translation from Turkish to Arabic

    • حالتي
        
    • وضعي
        
    Kan grubumuz aynı olabilir ama, Benim durumum biraz farklı. Open Subtitles قد يكون لدينا الدم نفسه، ولكن هناك مسألة في حالتي.
    Benim durumum seninkinden biraz daha acildi. Open Subtitles أنا أعتقد أن حالتي أطرأ من حالتك بكثير , يا صغير
    Benim durumum sorun değil. Dört yıldır böyle yaşıyorum. Open Subtitles ‫حالتي ليست مسألة خلاف ‫أعيش معها منذ 4 سنوات
    Bu, genellikle insanı sersem yapar, Benim durumum hariç. Open Subtitles حسناً , لقد انفصل عن زوجته هذا عادة لا يسعد أيّ شخص عدا حالتي
    - Durumunuzu anlıyorum. - Sadece Benim durumum değil. Open Subtitles أنا أتفهم وضعكم سيدي أنه ليس مجرد وضعي أنا فقط
    Eğer Benim durumum operasyonuna zarar verirse geri planda kalacağım. Open Subtitles إذا تداخلت حالتي الصحية في عمليتك فسأتراجع
    Benim durumum biraz farklı. Open Subtitles اه، نعم، في حالتي هذا مختلف قليلا
    Bu üniformadan dolayı Benim durumum çok daha ciddi. Open Subtitles حالتي أسوء منكن بسبب الزي الرسمي
    Ee...Benim durumum nasıl desem... diğerlerinden tamamen farklı. vücudumun yönettiği araç bedenimin bir parçası. Open Subtitles نستطيع ألقول بأنني مختلف بمستواي عن بقية المتسابقين لآن في حالتي "أنا جزء من السيارة"
    Benim durumum hakkındaki konuşmayı bitirmiş değiliz. Open Subtitles لم ننتهي فعلياً من الحديث عن حالتي
    Benim durumum, kötü olanı. Open Subtitles في حالتي ، بالتأكيد في الضراء.
    Ama Benim durumum onları korkutur, bunu istemeyiz. Open Subtitles ولكن حالتي تخوفهم ونحن لا نريد ذلك.
    Benim durumum hariç, hiçbir şeyi uydurmadılar. Open Subtitles ماعدا في حالتي لم يخترعو شيئا لقد كانت...
    Benim durumum çok daha karmaşık. Open Subtitles في حالتي كان قليلا أكثر تعقيدا.
    Ama Benim durumum karşısında tamamen yanılıyorsunuz! Open Subtitles أوه, انت مخطئ في حالتي بالذات
    Benim durumum farklıydı. Open Subtitles حَسناً حالتي كَانتْ مختلفةَ.
    Ya da Benim durumum için,imkansızlıklara. Open Subtitles أو المستحيلات في حالتي
    Benim durumum hiç de öyle değil. Open Subtitles لا أعتقد أن هذا صحيح في حالتي
    FBI'da Benim durumum için aracılık yapacak mantıklı bir adam arıyorum eğer bulursam çok minnettar kalacağım. Open Subtitles أبحث عن شخصٌ معقول من داخل مكتب التحقيقات ليتوسط لي في وضعي سأكون ممتناً جداً لو وجدته ذاك الشخص
    Bak, Benim durumum her zaman "ilişkisi var" konumunda duruyor. Open Subtitles نظرة، I تغيير وضعي ل"في علاقة" في كل وقت،
    Bakalım, o Benim durumum hakkında bir şeyler öğrenebilecek mi? Open Subtitles ليرى ما يمكن ان يعرف عن وضعي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more