Dexter'la işin bitince, benim eve de bir göz atabilirsin. | Open Subtitles | اسمعي، عندما تفرغي منه، لربما يمكنك المجيء لمنزلي |
Tamam, benim eve gidip bana spor ceketimi almalıyız. | Open Subtitles | حسناً ، علينا الذهاب لمنزلي لآخذ أحد معاطفي الرسمية |
benim eve gidip ev arkadaşımla konuşabilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك الذهاب لمنزلي والتحدّث لشريكي في السكن. |
Bu şekilde yaşayamazsın! benim eve gelsene, yemek yaparım. | Open Subtitles | لايمكنك العيش على هذا الهراء لماذا لا تأتي الى منزلي, وسأطبخ لك العشاء |
Güzel bir içki alırız, benim eve geçeriz, biraz... | Open Subtitles | سنحصل علي زجاجة خمر نعود لبيتي و نمارس الحب |
- Dönüşte benim eve uğrayıp silah alırız. | Open Subtitles | سنتوقف عند منزلي للتزود بالأسلحة |
Belki de benim eve gidip sevişmeliyiz. | Open Subtitles | ربما ينبغى لنا الرجوع إلى مكاني ونمارس الحب |
Bazı geceler Jenny gizlice dışarı çıkıp, benim eve gelirdi, çünkü korktuğunu söylerdi. | Open Subtitles | في بعض الليالي كانت تتسلل خارجة وتأتي إلى بيتي |
Sonra benim eve doğru yola çıkıp kayınbiraderimle buluşacağız. | Open Subtitles | وبعدها سنقوم بالقيادة لمنزلي ونقابل أخ زوجتي |
Öbür taraf yerine benim eve gönderseydin. | Open Subtitles | كان يجب أن ترسليها لمنزلي بدلاً من الضوء |
O akşamdan sonra, benim eve gittik, ve onun dünyasını salladım. | Open Subtitles | في آخر الليلة، عدنا لمنزلي أنا استعرضت وهززت عالمها |
Akşam yemeğine gideriz diyorudum, sonra benim eve uğrarız... | Open Subtitles | فكرت في ان نذهب للعشاء ثم احضرها لمنزلي |
Bak ne diyeceğim.Onu bu akşam saat altı gibi benim eve getir. | Open Subtitles | سأخبرك كيف ، أحظرة لمنزلي حوالي الساعة "6" ليلاً. |
benim eve gidip Sprinkles'a ilaçlarını verir misin? | Open Subtitles | إذهب لمنزلي واعطي سبرينكلز دواءها ؟ |
Funke, Cuma akşamı benim eve gelsene. | Open Subtitles | فانكي",لم لا" لم لا تأتي لمنزلي يوم الجمعه؟ |
Üçünüz benim eve gidip Landrover'ı yükleyin. | Open Subtitles | و انتم الثلاثة عودوا الى منزلي و جهزوا سيارة اللاند روفر |
Siz üçünüz, benim eve gidin ve Landrover'i doldurun. | Open Subtitles | انتم ايها الثلاثة ارجعوا الى منزلي وجهزوا السيارة |
İsterseniz benim eve kadar çekip orada tamir edebilirim. | Open Subtitles | إذا ترغبين يمكنني سحبها لبيتي وسأصلحها هناك |
Ayakkabılarımı değiştirmek için benim eve uğrayabilir miyiz peki? | Open Subtitles | هل نستطيع التوقف عند منزلي لأغير حذائي؟ |
Bize ihtiyaçları yoksa, benim eve Gidelim, bütün gece burdalarmış. | Open Subtitles | إذا لم يكن في حاجة لنا ، دعونا نذهب إلى مكاني . أنها سوف تكون كل ليلة . |
Çünkü yemeğe gidebileceğimizi düşünmüştüm sonra da benim eve geçeriz. | Open Subtitles | لأنني كنت أفكر بأنه يمكننا أن نتناول العشاء ونعود إلى بيتي. |
Bak, tek yapmamız gereken, bir süre postalarını benim eve yönlendirmek. | Open Subtitles | النظرة، كُلّ نحن يَجِبُ أَنْ فقط أمامي بريدكَ إلى بيتِي لفترة. |