Benim gibi biri için, negatif NRA değerlendirmelerini sergileyen insanları izlemek, neredeyse izlemek için gerçeküstü. | TED | لشخص مثلي أنا، يلوحون بشعاراتهم المناهضة للجمعية الوطنية للبنادق فهو أمر كان خيالاً بالنسبة لي. |
Benim gibi biri için bile tüm kalbimi verirsem herşey mümkün olabilir. | Open Subtitles | حتى بالنسبه لشخص مثلي, لــو بذلت . كل ما بوسعي, لا شئ يكون مستحيلاً |
Benim gibi biri için de bir şeyi geri kazandırmak nadir bir durum. | Open Subtitles | من النادر لشخص مثلي أن يكون قادرا على إرجاع شيء كهذا |
Geleneksel mutfak tecrübelerinin aksine korkarak ölen canlının lezzeti Benim gibi biri için daha iyi olur. | Open Subtitles | على عكس أساليب الطبخ التقليدية فإنّ الفريسة يكون مذاقها أفضل بكثير لشخص مثلي حين تكون مذعورة. |
Benim gibi biri için ilerleme fırsatı. | Open Subtitles | فرصة لشخص مثلي .بأن ينزل الى أسفل الأرض |
Bütün bunların Benim gibi biri için anlamını biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرف ما يعنيه كل هذا لشخص مثلي |
Benim gibi biri için, bu imkansız. | Open Subtitles | لكن ذلك مستحيل بالنسبة لشخص مثلي |
Bu Benim gibi biri için çok büyük para. | Open Subtitles | . هذا مبلغ كثير بالنسبة لشخص مثلي |
Benim gibi biri için bunun bir anlamı var. | Open Subtitles | بالنسبة لشخص مثلي ، هذا يعني شيئاً ما |
Benim gibi biri için normal bir şey mi? | Open Subtitles | هل هذا أمر طبيعيّ لشخص مثلي ؟ |
Benim gibi biri için, asıl önemli olan cesetlerdir. | Open Subtitles | ! لشخص مثلي ، ما تهمني هي الجثث |
Benim gibi biri için burada bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد هنا أيّ شي لشخص مثلي. |
Benim gibi biri için değil. | Open Subtitles | ليس لشخص مثلي. |