"benim hatırladığım" - Translation from Turkish to Arabic

    • الذي أذكره
        
    • ما أتذكره
        
    • التي أتذكرها
        
    • الذي أتذكره
        
    • ما أذكره
        
    Kendini öldürteceksin ha. benim hatırladığım Damon o kadar aptal olmazdı. Open Subtitles ستتسبب في مقتلك، (دايمن) الذي أذكره ما كان ليفعل أمر بهذا الغباء
    İşte benim hatırladığım korsan. Open Subtitles ها هو القرصان الذي أذكره
    benim hatırladığım, sen hep kuru sıkı atardın. Open Subtitles أنت إعتدت أن تطلق فى الهواء هذا ما أتذكره
    benim hatırladığım genelde kokular. Open Subtitles ما أتذكره في الغالب هو رائحتهم
    benim hatırladığım Amanda yaşayan her canlıya değer verirdi. Open Subtitles أماندا التي أتذكرها كانت تهتم لكل مخلوق
    Pekâla, benim hatırladığım bu değil ama neyse. Ama sorun değil. Geçmişe gidip "David and Jordy."'nin kitabını tekrar yazabiliriz. Open Subtitles لأن الذي أتذكره غير هذا تماماً لكن إن كنت تريدي العودة لبعضنا فلا مانع لدي
    Efendim, benim hatırladığım, biraz ders biraz tavsiye, yeteneklerimize dair biraz eliştiri, ama ben hiç bir emir hatırlamıyorum. Open Subtitles كل ما أذكره يا سيدي هو أنك قد اعطيتني محاضرة وبعض النصائح و انتقدت قدراتنا ولكنك لم تعطيني أي أوامر
    - benim hatırladığım Paul değil. Open Subtitles -إنه ليس بول الذي أذكره.
    Belki de benim hatırladığım Damon Salvatore hayattadır, ve aynen duruyordur. Open Subtitles وطالما (دايمُن سلفاتور) الذي أذكره حيًّا معافى...
    İşte bu benim hatırladığım Damon Salvatore. Open Subtitles الآن هذا (دايمُن سلفاتور) الذي أذكره.
    Belki de benim hatırladığım Damon Salvatore hayattadır, ve aynen duruyordur. Open Subtitles وطالما (دايمُن سلفاتور) الذي أذكره حيًّا معافى...
    İşte bu benim hatırladığım Damon Salvatore. Open Subtitles الآن هذا (دايمُن سلفاتور) الذي أذكره.
    İşte benim hatırladığım Damon Salvatore. Open Subtitles الآن هذا (دايمُن سلفاتور) الذي أذكره.
    benim hatırladığım şey harcanabilir bir hayat olarak yaratıldığım. Open Subtitles ما أتذكره... يجري إنشاؤها حياة قابلة للتصرف.
    benim hatırladığım şey ise bir telefonla babamın açık denizde balık avlarken kendini denize attığı haberini aldığım. Open Subtitles ‫ما أتذكره هو ‫أني تلقيت مكالمة هاتفية ‫أخبروني فيها بأن أبي قد فقد عقله ‫ورمى نفسه من على متن القارب ‫أثناء صيد السمك في أعماق البحر
    benim hatırladığım öyle değil. Open Subtitles هذا ليس ما أتذكره.
    -İşte benim hatırladığım kardeşim. Open Subtitles تلك هي شقيقتي التي أتذكرها
    Hey! İşte benim hatırladığım Erin! Aramıza hoş geldin! Open Subtitles هذه هي (إيرين) التي أتذكرها مرحبًا بعودتكِ!
    Yani benim hatırladığım Peyton değilsin. Open Subtitles أعني، أنتِ لستِ (بيتون) التي أتذكرها
    - ve benim klübüm. Geri istiyorum. - İşte benim hatırladığım Vex. Open Subtitles والنادي أريد إستعادته - هذا الـ " فيكس " الذي أتذكره -
    diyordum. Ve onun, bu şakacı soruları için hep şakacı cevapları olurdu, fakat şimdi benim hatırladığım cevabı, "İyi hissettiriyor çünkü kâinat sınırlarını seçti ve biz onun sanatıyız." TED وكان لديها دائما إجابة طريفق لأسلتها الطريفة، ولكن الجواب الذي أتذكره اليوم، "يبدو الأمر رائعا، لأن العالم اختار قيوده، ونحن قطعه الفنيّة."
    benim hatırladığım şey harcanabilir bir hayat olarak yaratıldığım. Open Subtitles ما أذكره هو صنعي كحياة قابلة للاستهلاك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more