benim için iyi bir iş değil çünkü bundan daha iyiyim ve daha iyi olduğumu siz de biliyorsunuz. | Open Subtitles | , ليست وظيفة جيدة لي لأنني أفضل من ذلك و أنت تعرف أني أفضل من ذلك |
benim için iyi bir iş değil çünkü bundan daha iyiyim ve daha iyi olduğumu siz de biliyorsunuz. | Open Subtitles | , ليست وظيفة جيدة لي لأنني أفضل من ذلك و أنت تعرف أني أفضل من ذلك |
Caitlyn, benim için iyi bir çekim oldu. Geniş çekim yaptığından da emin ol. | Open Subtitles | هذه كانت لقطة جيدة لي , خذي لقطة طويلة أيضاً. |
...benim için iyi bir ürün olmayabilir. | Open Subtitles | قد لا تكون مفيده لي |
...benim için iyi bir ürün olmayabilir. | Open Subtitles | قد لا تكون مفيده لي |
Senin için yavaş ama benim için iyi bir gece. Anlıyor musun? | Open Subtitles | ليلة مملة لك هي ليلة جيدة لي هل تفهم؟ |
benim için iyi bir şeyler söylesene. | Open Subtitles | ماذا عن أنك تضع كلمة جيدة لي ؟ |
benim için iyi bir dava. Reklam olacak. | Open Subtitles | هذه قضية جيدة لي سأستخدمها كدعاية لي |
Sanırım, bu benim için iyi bir haber. | Open Subtitles | حسناً،أعتقد أن هذه أخبار جيدة لي. |
Sakıncası yoksa benim için iyi bir şeyler söyleyebilir misin? | Open Subtitles | إذا كنت لا تمانعي بوضع كلمة جيدة لي |
Bu benim için iyi bir karta benziyor. | Open Subtitles | تبدو كأنها بطاقة جيدة لي. |
Meredith Grey için test yapmak, benim için iyi bir iş değil. | Open Subtitles | , (اجراء اختبارات لـ(ميريدث جراي هذه ليست وظيفة جيدة لي |
Meredith Grey için test yapmak, benim için iyi bir iş değil. | Open Subtitles | , (اجراء اختبارات لـ(ميريدث جراي هذه ليست وظيفة جيدة لي |
- Bu, benim için iyi bir iş değil. | Open Subtitles | ) هذه ليست وظيفة جيدة لي |
- Bu, benim için iyi bir iş değil. | Open Subtitles | ) هذه ليست وظيفة جيدة لي |