"benimle burada" - Translation from Turkish to Arabic

    • هنا معي
        
    • معي هنا
        
    • بي هنا
        
    • لي هنا
        
    • ساعديني هنا
        
    • هنا معى
        
    • هُنا معي
        
    - Elbette. Ben de bunu söylüyorum. benimle burada, güvende kal. Open Subtitles هذا ما أقوله , أبقى هنا معي حيث إنه مكان آمن
    benimle burada kalmanın ikimize de bir faydası olmayacağını biliyorsun. Open Subtitles بقائكِ هنا معي لن ينتج منه أي خير لنا سواء
    - Biliyorum ama benimle burada olmayı sevdiğimi sanmıştım. Open Subtitles لأنه خالي أعلم ، ولكن ظننت أنك أحببت البقاء هنا معي
    Evet, benimle burada biraz takıl, o çiftlerden birkaçıyla tanış. Open Subtitles أجل ابقي معي هنا وقابل بعض هؤلاء الأزواج
    Dinleyin bu benimle burada bir anlaşmaya yapmakla alakalı değil. Open Subtitles اصغٍِ الامر لا يتعلق بي هنا ، لمحاولة عقد صفقة
    benimle burada bir araya geldiğiniz için hepinize teşekkür etmek istiyorum. Open Subtitles أحب أن أشكركم جميعاً على انضمامكم لي هنا.
    benimle burada olduğuna inanamıyorum aramızda bir çekim olduğunu hep bilsem bile, biliyor musun? Open Subtitles لا أستطيع تصديق بأنك هنا معي حتى لو فكرة أتعلمين أنا دائماً أعتقدت بأننا نملك أتصال ببعضنا؟
    Ve şimdi benimle burada saklanmak, ve sadece çocuğun teyzeler bulmak için nasıl bilmiyorum umuyoruz. Open Subtitles و الآن تريد أن تختبئ في الأسفل هنا معي و تتمنى فقط أن خالات الصبي لا تعلمن كيف يجدنك
    Getirdiğim şeyden korkuyorlar ama benimle burada olmanın olayı nedir? Open Subtitles اعلم بانهم يخافوا ما جلبته لهم لكن ما هي الفائده من وضعك هنا معي ؟
    Neden benimle burada sandalyeye bağlı şekilde olduğunu ve yanındaki boş tabancalı ölü adamı sorarlar. Open Subtitles سوف يسألون عن وجودك هنا معي وانت مربوط على الكرسي بجانب جثة رجل ميت معه مـُـسدس
    benimle burada biraz daha kalır mısın? Open Subtitles كنت البقاء هنا معي لفترة من الوقت؟
    Bizi bağlar benimle burada olmanı veya kümenle olmanı sağlar. Open Subtitles ليربطنا ببعض يسمح لك بأن تكوني هنا معي ... أو مع مجموعتك
    Önemsediğim herkes benimle burada. Open Subtitles كل من أهتم بهم موجودين هنا معي
    Hepsinin ölmesini istemiyorsan benimle burada otur. Open Subtitles أنت ستجلس معي هنا إلا اذا كنت تريد موتهم جميعا
    Üzgünüm benimle burada sıkıştın, John. Open Subtitles أنا آسفة لأنك أنحصرت معي هنا ياجون
    - Lütfen kal. benimle burada biraz daha kal. - Bana ihtiyaçları var. Open Subtitles من فضلك إبقي,إبقي معي هنا لفترة- إنهم يحتاجونني-
    Kadının bana tarif ettiğiyle Nate yüzünden yaşadıklarımın neredeyse aynı gibi bu yüzden benimle burada buluşmayı kabul etti fakat bu güya yarım saat önce olacaktı. Open Subtitles الطريقة التي أفصحت بها عن الأمر مطابقة لما أعانيه الآن مع نيت لذا وافقت أن تلتقي بي هنا , لكن هذا كان
    Onunla az önce konuştum, benimle burada buluşacaktı. Open Subtitles لقد تحدثت معه لتو , من المفترض ان يلتقي بي هنا.
    - benimle burada buluşacaktı. Open Subtitles لا، كان من المفترض أن تلتقي بي هنا
    benimle burada buluşmasını söyleyin. Open Subtitles أطلب منه أن يجتمع لي هنا على الفور.
    benimle burada olmanı takdir ediyorum ve kaba olmak istemiyorum, ama biraz mahremiyet rica edebilir miyim? Open Subtitles أقدر لك وجودك هنا معى ولا أريد أن أبدوا فظة ولكن أيمكننى الحصول على بعض الخصوصية؟
    benimle burada olduğun için çok mutluyum. Open Subtitles أنا سعيدة للغاية كونك تتواجد هُنا معي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more