"benimle ilgili değil" - Translation from Turkish to Arabic

    • لا يتعلق بي
        
    • ليس متعلقا بي
        
    • ليس بخصوص أنا
        
    • ليس بخصوصي
        
    • ليس عنّي
        
    • الأمر ليس عني
        
    • هذا ليس بشأني
        
    • هذا ليس عني
        
    • ليس بخصوصى
        
    • ليس بشأني أنا
        
    • ليس من اجلي
        
    • لا يتعلق الأمر بي
        
    • لا يتعلق بى
        
    Bu sen ve benimle ilgili değil değil mi? Open Subtitles هذا لا يتعلق بي وبك أليس كذلك ؟
    Konu benimle ilgili değil, bunu sen de biliyorsun. Open Subtitles الأمر لا يتعلق بي و أنت تعلم ذلك.
    Bu benimle ilgili değil. Open Subtitles الامر ليس متعلقا بي
    Bu seninle ve benimle ilgili değil. Bu onunla benim aramda. Open Subtitles هذا ليس بخصوص أنا و أنتِ انه بخصوص أنا و هي
    Tamam, dediğim gibi bu benimle ilgili değil. Open Subtitles حسنا, انا أخبرتك هذا ليس بخصوصي
    Hapse girebilirim. Ama bu sadece benimle ilgili değil. Open Subtitles يُمكن أن ادخل السجن، لكن الأمر ليس عنّي وحسب.
    Bu benimle ilgili değil. Open Subtitles الأمر ليس عني.
    Bu benimle ilgili değil sen ve senin yaptıklarınla ilgili. Open Subtitles هذا ليس بشأني هذا بشأنك و بشأن ما فعلته
    benimle ilgili değil. Open Subtitles الأمر لا يتعلق بي.
    Bu benimle ilgili değil. Open Subtitles الأمر لا يتعلق بي.
    Bu sadece benimle ilgili değil çünkü. Open Subtitles لأن هذا لا يتعلق بي فقط
    Bu sadece benimle ilgili değil. Open Subtitles الأمر لا يتعلق بي فقط.
    Bu benimle ilgili değil . Open Subtitles هذا لا يتعلق بي
    Bu benimle ilgili değil. Open Subtitles الامر ليس متعلقا بي
    Bu seninle ve benimle ilgili değil. Open Subtitles هناك مريض عليّ أن أعده - هذا ليس بخصوص أنا و أنت -
    Bu benimle ilgili değil. Open Subtitles هذا ليس بخصوصي ..
    Bu sadece benimle ilgili değil. Yani, önce iş simitlere gelir... Open Subtitles هذا ليس عنّي فحسب، أعني، أولّا جائوا من أجل الخبز...
    Bu benimle ilgili değil. Open Subtitles الأمر ليس عني.
    - Anlamadınız. benimle ilgili değil. Open Subtitles لا، أنتَ لا تفهم هذا ليس بشأني
    Bu benimle ilgili değil. Bu senle ve senin garip birliktelik saçmalıklarınla ilgili. Open Subtitles هذا ليس عني هذا عنك وعن التزامك الغريب
    Ben ortakla çalışmaya alışık değilim ama bak, bu artık benimle ilgili değil. Open Subtitles لَكنه ليس بخصوصى انه بخصوص الفتاه
    Bir özveriliye, böbreğini bağışlamasının neden mantıklı geldiğini sorduğumda; "Çünkü bu benimle ilgili değil." TED عندما سألت إحدى الإيثاريين لماذا يحملُ تبرعها بكليتها معنىً لها. قالت، "لأن الأمر ليس بشأني أنا."
    Beni dinle. Bana bak! Bu benimle ilgili değil. Open Subtitles استمعي الي , انظري الي , انه ليس من اجلي
    Anlamıyor musun Clark? Bu sırf benimle ilgili değil. Open Subtitles ألا تفهم كلارك لا يتعلق الأمر بي وحدي
    -Aschen doktor iyi olduğunu söyledi. -Bu sadece benimle ilgili değil. Open Subtitles لقد قال طبيب الأشين أنك بخير الأمر لا يتعلق بى وحدى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more