| Size de Fleet Caddesinin canavar berberi günleri anımsatıyor, değil mi? | Open Subtitles | يجعلك تتذكَر فترة فيلم حلاق الشيطانِ في شارع فليت أليس كذلك؟ |
| Dr. Reich buradayken onun berberi bendim. | Open Subtitles | كنت حلاق الدكتور الرايخ... عندما كان هنا. |
| berberi tüccarlar tuz ve tekstil ürünleri ve çölden Batı Afrika'ya yeni, değerli eşyalar ve bilgi taşıyorlardı. | TED | وكان التجار البربر يحملون الملح والمنسوجات والسلع الجديدة إلى غرب أفريقيا عبر الصحراء. |
| Eğer Onlar berberi'ydilerse bu doğru yolda olduğumuz anlamına geliyor. | Open Subtitles | إذا كان هؤلاء البربر... فهذا يعني أننا في الاتجاه الصحيح... |
| Baltimore'dan geçerken arkadaşımız Hair'i aldılar, berberi olmadan gelmeyi reddetti. | Open Subtitles | وهيتتأرجحمن خلالبالتيمور وأمسك لدينا الأصدقاء، الشعر، الذيرفضتأتي دون الحلاق له |
| Bir berberi berberle beraber bir berberi berber dükkanı açalım. | Open Subtitles | "بيلي بوتر أحضر كيس حفاظات أطفال متسخة." |
| Tunbridge Wells'in ölü sevici berberi Simple Simon cinayetlerinde çörekleri zehirleyen ahmak. | Open Subtitles | حلاق "تانبريدج ويلز" المجنون والفطيرة المسممة من جرائم قتل "سيمون" البسيطة |
| - Londra'nın en iyi berberi. | Open Subtitles | أفضل حلاق في لندن.يجب أن تجربة |
| Berberlerin Kralı,Kralların berberi İyi Günler, | Open Subtitles | ملك الحلاقين , حلاق الملوك ... صباح الخير جميعاً |
| Berberlerin kralı Kralların berberi E buon giorno, iyi günler Gönderiyorum öpücükler | Open Subtitles | ملك الحلاقين , حلاق الملوك ... صباح الخير جميعاً |
| - Hapishane berberi! - Ana kuzusu! | Open Subtitles | حلاق السجن عاشق الامهات |
| Küçük kasaba berberi. | Open Subtitles | حلاق البلدة الصغيرة. |
| Bak, çarpıcı göründüğünü biliyorum ama bu sadece eski bir berberi numarası. | Open Subtitles | أعرف أن هذا فعال جدًا لكنها مجرد حيلة البربر. |
| Evet, berberi korsanların sonuncusu. | Open Subtitles | أجل، بالفعل بأنّه آخر قراصنة البربر |
| Ama ünlü berberi korsanları unutmamalıyız. | Open Subtitles | لا يمكن للمرء أن ينسى "قراصنة البربر" المشهورين |
| Bizim kafesin anahtarı berberi'nin odasının kapısını açar. | Open Subtitles | مفتاح القفص خاصتنا يمكنه أن يحرر البربر |
| Bu, bir berberi için ne demekse artık? | Open Subtitles | ولكن ماذا يمكن أن يعرف البربر. |
| Hayır, ama o bir ustura berberi. | Open Subtitles | لا, لكن تلك شفرة حلاقة الحلاق. |
| Sen git de saçının içine eden o berberi boykot et. | Open Subtitles | ما عليك مقاطعته هو ذاك الحلاق... الذي خرّب رأسك |
| Figaro... Seville berberi. | Open Subtitles | في فيجارو، دور الحلاق من اشبيلية |
| Bir berberi berber bir berberi berbere demiş. | Open Subtitles | "بيلي بوتر أحضر قطعة زبدة مرّة." |
| Gerçek Chicago berberi bile değil onlar. | Open Subtitles | هم لَيسوا حلاقي شيكاغو حقيقيون حتى. |
| Gazete eklerinin ardına gizlenmiş, karısının geri istediği Dominic adında bir berberi aramaktaydım. | Open Subtitles | كنت ابحث فى اماكن الآحاد القديمة عن حلاّق اسمه دومينيك كانت زوجته تريد عودته, وقد نسيت السبب . |