"bettmann" - Translation from Turkish to Arabic

• بيتمان

Aynı bölümden mezunlar. Bettmann onu o yüzden işe aldı.
لقد تخرجا من نفس المعهد التكنولوجى لذلك قام (بيتمان) بتعيينه

Franz Bettmann, benden yüz fit uzaktaki kendi Roma mumlarına nişan aldığında Londra'daydım.
لقد كنت فى (لندن) عندما كان (فرانز بيتمان)على بعد مائة متر منى

Bettmann, Braun soyundan. V-2'leri yapan, Alman fikir adamı.
(بيتمان),(مابران) هم العقول المفكره التى صممت الصواريخ المزدوجه

- Şu mükemmel dünyada Franz Bettmann gibi bir adam bizim lehimize roketler yapmaz mı?
فى عالم مثالى, لا يتوقف رجل مثل (فرانز بيتمان) عن صنع الصواريخ من أجلنا

Brandt, Bettmann'ın sekreteriydi. Onun için bir evlat gibiydi.
(براند) كان سكرتير (بيتمان) بمثابة ابن له

Doğrudan Bettmann'ın altında çalışıyormuş ve buna önemli değil mi diyorsun?
كنت تعملين تحت قيادة (فرانز بيتمان) مباشرةً ولا تعتقدين أن لهذا أهميه؟

Bettmann'i Amerika'ya roket yapması için güvenli bir evde tutuyormuş.
لقد اعترض طريق (بيتمان) وحجزه فى مكمن أثناء ذهابه إى أمريكا لصنع الصواريخ

"Ben Franz Bettmann. Dünyaca ünlü bir bilim adamı."
سيكون شخصاً سخيفاً من يصدقها أنا (فرانز بيتمان) أشهر رجل فى العلم

Hiçbir şey yokmuş. Hiçbirinin Bettmann'la bağlantısı yokmuş. Ne bir sayfa belge, ne şahit.
لا يوجد شئ, أى شئ يُدين (بيتمان) لا ورقه أو حتى شاهد

- Breimer zaten ilgileniyor. - Bettmann'la değil.
لقد تم الإهتمام بهذا بالفعل ليس مع (بيتمان) ..

Bettmann onu Amerika'ya yanında götürmek istiyordu.
(بيتمان) كان يريد إحضاره إلى أمريكا

Kampı Bettmann işletiyordu. Her ayrıntısını.
(بيتمان) كان يُديره أدق التفاصيل

Muller, Franz Bettmann'ı güvenli bir evde saklıyor.
مولر يخفى (فرانز بيتمان) فى مكمن

Franz Bettmann kim?
من (فرانز بيتمان)؟

- Bettmann'dan kim bahsetti sana?
-من أخبرك عن (بيتمان)؟

Kadının kocası Bettmann'ın sekreteriymiş.
-زوجها كان سكرتير (بيتمان )

Bettmann Amerikalıların elinde.
الأمريكان لديهم (بيتمان)