| Şu büyük, Beyaz Ev. ŞuGreenway Caddesindeki yer. | Open Subtitles | البيت الأبيض الكبير, كما تعلم, بأعمدة ضخمة خارجية من الأمام. |
| Şu sağdaki saray gibi Beyaz Ev... | Open Subtitles | هذا البيت الواقع على اليمين، البيت الأبيض. |
| Bunu yapmak için de Beyaz Ev'in Leonard Carnahan'ı... cinayet ile suçlaması gerekiyor. | Open Subtitles | من أجل القيام بذلك، نحن بحاجة إلى إقناع البيت الأبيض لتوجيه الاتهام ليونارد كارناهان بالقتل |
| Keşke yapabileceğim bir şeyler olsa fakat senin gibi benim de Beyaz Ev'de... fazla bir yetkim yok. | Open Subtitles | تمنيت لو كان هنالك شيء يمكنني فعله ولكني لا املك نفس التأثير في هذا البيت الأبيض كما كنتٍ |
| Beyaz Ev, farklı bir zaman dilimi içinde olduğumuzu kabullenmiyor. | Open Subtitles | البيت الابيض لا يعترف بفارق التوقيت بيننا |
| Ve bu Çin porselenleri konusunun, dünyadaki olaylar... karşısında önemsiz göründüğünü biliyorum, fakat Beyaz Ev'deki devlet yemekleri... bu ülkenin dış politikasında çok önemli bir yer tutar. | Open Subtitles | وأعرف أن ترتيب المائدة الصيني الجديد ،قد يبدو تافهاً في وجه أحداث العالم لكن العشاء الرسمي في البيت الأبيض |
| Orda yürüyorsun, tepenin üstündeki büyük eski Beyaz Ev, | Open Subtitles | كنت مسيرة على ما يصل هناك، كبير البيت الأبيض القديم على قمة التل، |
| Ve sonra Beyaz Ev'e davet edildi. | Open Subtitles | وبعد ذلك يحصل ودعا إلى البيت الأبيض. |
| Turuncu perdeli Beyaz Ev. | Open Subtitles | البيت الأبيض ذو الستائر البرتقالية |
| Duyduğuma göre, Beyaz Ev... | Open Subtitles | سمعت بأن البيت الأبيض قد يسأل العدالة |
| Soldaki Beyaz Ev. - Shelly, yeni arkadaşın geldi. | Open Subtitles | ـ هو البيت الأبيض على اليسار ـ (شيلى), يصل ويجتمع مع تأريخك |
| Eski Beyaz Ev mi? | Open Subtitles | البيت الأبيض القديم؟ |
| Lanet olasıca Beyaz Ev. | Open Subtitles | البيت الأبيض اللعين |
| Beyaz Ev'e geldiğimiz zaman... | Open Subtitles | عندما وصلنا إلى البيت الأبيض |
| Beyaz Ev'de çok meşgul olmasaydım... biraz zaman ayırmak isterdim. | Open Subtitles | أتمنى لو حظيت ببعض الاستراحة (مشغول جداً هنا في (البيت الأبيض (آبي) دعيني أعرفك على (تشيب) |
| Beyaz Ev'de yeni bir Çin Porselen... kolleksiyonu mu oluşturuyorsunuz? | Open Subtitles | هل سيكون هناك أواني صينية جديدة في (البيت الأبيض) خلال مناوبتك؟ |
| Bu büyük Beyaz Ev'deki hayatım gerçek. | Open Subtitles | حياتي في ذلك (البيت الأبيض) الكبير حقيقية |
| Bu akşam Beyaz Ev'e dönmeni istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريدك أن تعودي إلى (البيت الأبيض) الليلة |
| Beyaz Ev'i, ailenizi, hatta.. | Open Subtitles | سيحمون (البيت الأبيض) الآن، العائلة الأولى، |
| Beyaz Ev Hukuk Dairesi, doğruluklarını ve hukuki durumlarını belirlemek için fotografları gözden geçiriyor. | Open Subtitles | مكتب استشارة البيت الابيض يستعرض صورا ليفصل في موثوقيتها وحالتها القانونية |
| Beyaz Ev'den hala bir yorum yok. | Open Subtitles | البيت الابيض لم يعلق بعد |