Isırganın teki tam şurada ısırdı onu. Yemin ederim kaçmaya bile çalışmadı. | Open Subtitles | عضاض قام بعضه هناك، أقسم أنه لم يحاول تفاديه |
Bunu gizlemeye bile çalışmadı. | Open Subtitles | لم يحاول إخفاء الأمر على الإطلاق. |
Evet. Ve hatta Cohen onu mücevherleri için öldürmeye bile çalışmadı. | Open Subtitles | و(كوهين) لم يحاول حتى قتله من أجل أشيائه الثمينة |
Beni durdurmaya bile çalışmadı. | Open Subtitles | لم يحاول حتى ايقافي |
Adını temize çıkarmaya bile çalışmadı. | Open Subtitles | لم يحاول حتى أن يبرء إسمه |
Ve asıl üzücü olan, Eric bugün beni öperken gördü ve onu durdurmaya bile çalışmadı! | Open Subtitles | والشئالمُحزِنحقاً... ايريكشاهدنياقبلهُاليوم... و بالرغم من ذلك لم يحاول ان يوقفه ! |
Büyükbaban beni korumaya bile çalışmadı. | Open Subtitles | جدك لم يحاول حتى حمايتي... |
Saklamaya bile çalışmadı. | Open Subtitles | ولم يحاول حتى إخفاء ما فعل |