"bile gerek yok" - Translation from Turkish to Arabic

    • ناهيك
        
    • ليس عليك حتى أن
        
    • ليس علي حتى أن
        
    • ليس عليكِ حتى أن
        
    • ناهيكم
        
    • حتى لا تقلق بشأن
        
    Orotrakeal entübasyonun bu adamda imkânsız olduğunu söylemeye bile gerek yok. Open Subtitles ناهيك عن أن التنبيب الفموي الرغامي غير ممكن على هذا الرجل.
    Bundan iki yıl sonra DC'nin varoşlarında okulları kurtarmak için onların paralarına neden ihtiyacın olduğunu açıklamaktan bahsetmeye bile gerek yok. Open Subtitles ناهيك عن الصعوبة التي ستواجهك بعد سنتين لتترشح لمنصب حاكم واشنطن وأن تبرر لهم إستعانتك بأموالهم
    Sports Illustrated mayo sayısını söylemeye bile gerek yok. Open Subtitles ناهيك عن السيدات المثيرات في مجلات الرياضة بثوب السباحة
    Çünkü tedavi görmenize bile gerek yok. Open Subtitles لأنك ليس عليك حتى أن تحصل على معالجة طبية له
    Çocuklar? Sormama bile gerek yok. Open Subtitles الأطفال، ليس علي حتى أن أسأل
    Hollywood şöhretler Kaldırımı'nda yıldızın olması için meşhur olmaya bile gerek yok. Open Subtitles ليس عليكِ حتى أن تكوني مشهورة لتحصلي على نجمة في ممشى " هوليوود " للمشاهير
    Hep birlikteyiz, bir oğlum oldu buranın bir servete mal olduğunu söylemeye bile gerek yok. Open Subtitles نحن معًا، ولدي طفل جديد، ناهيكم عن هذا المكان المكلّف.
    Küçük bir şey olabilir. Uçmasına bile gerek yok. Open Subtitles و يمكن ان تكون طائرة صغيرة حتى لا تقلق بشأن المال.
    Hele senin o pembe-siyahlı gömlekle topla bütünleştiğin o anlardan söz etmeye bile gerek yok. Open Subtitles ناهيك عن للمح البصر وفي ذاك القميص الوردي والاسود المتطابق مع الكره؟
    Onların ne kadar lezzetli olduğunu söylemeye bile gerek yok. Open Subtitles ناهيك عن ذكر أن هذا العنب مذاقه رائع جداً.
    Bir sürü işlem kaydı e-postalar, mesaj panolarındaki ağız dalaşlarını söylememe bile gerek yok. Open Subtitles الكثير من سجلات المعاملات، البريد الإلكتروني ، ناهيك عن عن الحديث الجانبي في المنتديات.
    Metal dedektörlerini söylemeye bile gerek yok. Open Subtitles ناهيك عن ذكر تلك الأجهزة المُزعجة الكاشفة عن المعادن
    Yarın firmayı terk ederse, 15 dakikada moloz yığınına döneceğimizden bahsetmeme bile gerek yok. Open Subtitles ، ناهيك لو أنها غادرت بالغد هذه الشركة ستكونُ كومة من . الركام بعد 15 دقيقة من رحيلها
    Eve Online'dan bahsetmeye bile gerek yok. TED لذا حقاً رائعة. ناهيك عن "إفي أون لاين".
    -Gitmene bile gerek yok... -Bu mümkün değil dedim. Open Subtitles ليس عليك حتى أن تذهب قلت أنه غير محتمل
    Ona senin baban olduğunu söylemene bile gerek yok. Open Subtitles ليس عليك حتى أن تخبره بأنه والدك
    Ona senin baban olduğunu söylemene bile gerek yok. Open Subtitles ليس عليك حتى أن تخبره بأنه والدك
    Çocuklar? Sormama bile gerek yok. Open Subtitles الأطفال، ليس علي حتى أن أسأل
    - Bana maaş vermene bile gerek yok. Open Subtitles ليس عليكِ حتى أن تدفعي لي
    Sayıca bizim bin katımız olduklarını söylemeye bile gerek yok. Open Subtitles ناهيكم عن ذكر أنهم يفوقوننا عددا ألف منهم لكل واحد منا
    Bebeğim, endişe etmene bile gerek yok. Open Subtitles الطفل، حتى لا تقلق بشأن ذلك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more