Onu kaybedersem asla nasıl bir şey olduğunu bilemeyeceğim, değil mi? | Open Subtitles | ،إذا خسرتهُ لن أعرف أبداً كيف يكون، صحيح؟ |
Şimdi bir şeyi fark ettim. Saatin ne zaman 8.00 olduğunu yine bilemeyeceğim. | Open Subtitles | .إنني قد أدركت شيئاً .مازلت لن أعرف متي تكون الثامنه |
Evlenecek 3 kadını nasıl buldun, asla bilemeyeceğim. | Open Subtitles | لن أعرف أبداً كيف اقنعت3 نساء بالزواج بك |
O ölü nasıl bir çift paten üzerinde nasıl dengede tuttuğunu bilemeyeceğim, ama partideki her çocuk ona bir kere bindi. | Open Subtitles | ..كيف حافظت على توازن ذلك المهر الميت على زوجين من المزاليج ..لن أعرف أبداً كيف ذلك لكن كل طفل في تلك الحفلة ركب عليه |
Ne olması gerektiğini asla bilemeyeceğim eğer sınıf başkanı olsaydım. | Open Subtitles | أنا لن أعرف أبدا ما الذي كان من الممكن أن يحدث لو كنت عريف الصف |
Belki ama konu şu ki, hiç bir zaman bilemeyeceğim. | Open Subtitles | ممكن، لكن ليست هذع النقطة، لن أعرف أبداً. |
Hiçbir zaman bilemeyeceğim, belki de böylesi daha iyidir. | Open Subtitles | لن أعرف أبداً و ربما فان ذلك سيكون أفضل على هذا النحو |
Asla bilemeyeceğim. | Open Subtitles | بالتأكيد ليس رئيس جمهورية ولكنني لن أعرف أبداً |
Her şey bitene kadar da bilemeyeceğim. | Open Subtitles | لا أعرف أي واحده منهما لن أعرف حتى تنتهي |
Bu canavarın arkasındaki adamı nasıl görebildiğini asla bilemeyeceğim. | Open Subtitles | كيف تستطيعين رؤية الرجـل خلف الوحش لن أعرف ذلك أبـدا |
Belki, büyükbabam bunu neden yaptı hiç bilemeyeceğim. | Open Subtitles | يمكن ألا أعرف أبداً السبب الذي" "جعل جدي يفعل هذا بنفسه |
Belki bunu neden yaptığını hiç bilemeyeceğim. | Open Subtitles | ربما لن أعرف أبداً لم فعلت ما فعلت |
Ve bana ne söyleyeceğini asla bilemeyeceğim. | Open Subtitles | ولن أعرف أبداً ماذا كان سيقول لي |
Belki hiç bilemeyeceğim. | Open Subtitles | ربما لن أعرف أبداً |