"bilene kadar" - Translation from Turkish to Arabic

    • حتى نعرف
        
    • حتى أعرف
        
    • حتى نعلم
        
    • حتى أعلم
        
    • قبل أن أعلم
        
    • حتى يعلم
        
    Kime güvenebileceğimizi bilene kadar, bulduğumuz şeyden hiçkimseye bahsetmemelisin, anladın mı? Open Subtitles ..و حتى نعرف بــمن نثق لا يمكنك إخبار أي شخص بما وجدنا هل تفهم ذلك ؟
    Turner ve bu grup hakkında neler döndüğünü bilene kadar adamlarımız tehlikede. Open Subtitles حتى نعرف ما يحدث مع تيرنر و مع هذه الخلية فرجالنا عرضة للخطر أنا لا أريد أن يفاجئوا
    Bay Başkan, neyle uğraştığımızı bilene kadar orada olmanız bir haltı değiştirmeyecek. Open Subtitles سيادة الرئيس ذهابكَ إلى هناك لن يغير شيئاً لعيناً واحداً حتى نعرف مع ماذا نتعامل
    Seni sevdiğimi söyleyebilirdim, ama kim olduğumu bilene kadar, nasıl ifade edebilirim ki? Open Subtitles يجب أن أقول بأني أحبك ولكني حتى أعرف نفسي, أعنيها ذلك؟
    İyi olduğunu bilene kadar hiçbir yere gitmiyorum. Open Subtitles أنا لن أذهب لأي مكان حتى أعرف أنك بخير
    Ayarlamayı bilene kadar da aşıyı piyasaya süremeyiz. Open Subtitles و لا يمكننا إصدار المصل حتى نعلم ما هو التعديل.
    Hayır, herşeyi bilene kadar toplanıp hiçbir yere gitmiyoruz... Tanrıya yemin olsun, Christina, Open Subtitles كلا ، لن نذهب إلى أي مكان ، حتى أعلم تماماً
    Bir şey bilene kadar bunu yaşatmak istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أريد أن يكون لوضعها من خلال ذلك حتى نعرف شيئا،
    Don Carlos'un akıbetini bilene kadar her ihtimale karşı bu akşam nerede olduğumuzu uydurmalıyız. Open Subtitles , حتى نعرف مصير دون كارلوس يجب ان نأتي بقصه لنغطي مكاننا هذا المساء , تحسباً
    Bak, kesin olarak ne olduğunu bilene kadar, sadece gerçeklere bağlı kalalım. Open Subtitles انظروا، حتى نعرف على وجه اليقين ما حدث، دعونا نتمسك بالحقائق.
    Daha fazlasını bilene kadar, burada kalmamız daha güvenli. Open Subtitles حتى نعرف المزيد, يُستحسن أن نبقى هنا
    Orayı avcumuzun içi gibi bilene kadar. Open Subtitles حتى نعرف هذا المكان كأظهر أيدينا.
    Bağlantıyı bilene kadar haberleri uzak tutun Open Subtitles أبقه بعيداً عن الأخبار حتى نعرف الرابط
    Kim olduğunu bilene kadar kimseye güvenemem. Open Subtitles لا يمكننا الثقة بأحد حتى أعرف من يكون.
    Sadece Rusların seni aramadığını bilene kadar. Open Subtitles حتى أعرف أن الروس لا يبحثون عنكِ.
    İyi olduğunu bilene kadar bir yere gitmeyeceğim. Open Subtitles أنا لن أغادر حتى أعرف أنك بخير
    Güvenli olduğunu bilene kadar bağlanmayın dediğimi hatırlıyor musunuz? Open Subtitles أذكر بأنني قلت لن نقوم بالغرز حتى نعلم بأنه آمن ؟
    Ne ile uğraştığımızı bilene kadar olmaz. Open Subtitles ليس حتى نعلم ما الذي نتعامل معه هنا
    - Kızımız ortada yok. İyi olduğunu bilene kadar buradan ayrılmıyorum. Onu bulacağız, Dalia. Open Subtitles ابنتنا مفقودة أنا لن أغادر حتى أعلم أنها على ما يرام
    Küçükken, gerçek bir iş olmadığını bilene kadar büyüyüp motosikletli kız olmak isterdim. Open Subtitles عندما كنت صغيرة, قبل أن أعلم أن هناك وظائف و عمل كنت أتمنى أن أصبح سائقة دراجة نارية
    Lütfen ona mesajı ilet. Ona her şeyi bilene kadar beni yargılamamasını söyle... Open Subtitles -ارجو ان تخبره رسالة منى ,قل له الا يحاكمنى حتى يعلم كل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more