"bilgeliğe" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحكمة
        
    • حكمة
        
    • للحكمة
        
    İyi sevmek ve iyi çalışmak için, bilgeliğe ihtiyacınız vardır. TED ولكي تحب بإخلاص .. وتعمل بإخلاص فانت تحتاج الحكمة
    Keder, küçük düşme, kayıp: Bunlar, bilgeliğe çıkan caddelerdir, Proust için. TED ألم، إهانة و خسارة: تلك كانت سبل الحكمة بالنّسبة لبروست.
    İstemeden de olsa, kurallara ve ödüllendirmeye başvurarak bilgeliğe karşı savaş açıyoruz. TED ودون أن نقصد ذلك، عن طريق الاحتكام إلى القواعد والحوافز، فنحن نعلن الحرب على الحكمة.
    Ayrıca beni destekliyorlar. Tecrübeye ve bilgeliğe ihtiyaç duyan birisine geldiler. Open Subtitles ـ وإنهم يدعموني ـ سوف تعيّ الحاجة لشخص يملك حكمة الخبرة
    Eskiler bizim uzun zamandır sahip olmadığımız bilgeliğe sahiptiler. Open Subtitles القدمات حازوا علي حكمة وصلت لنا علي مسار طويل
    Kurallar ve teşvikler bilgeliğe eşdeğer değillerdir. TED ان القوانين والحوافز ليست بديلاً للحكمة
    Ancak duyulara tam anlamıyla hakim olarak... bilgeliğe, gerçeğe... ve insanlık onuruna ulaşılabilir. Open Subtitles فقط من خلال السيطرة التامه على الحواس يمكنك ان تصل الى الحكمة والصدق والنبل الانساني
    Benim düşünceme göre tarih öğrenmek bilgeliğe giden anahtardır. Open Subtitles لطالما أعتقدت أن دراسة التاريخ هي مفتاح الحكمة
    "Kapımızı bu yeni aileye açacak bilgeliğe sahip olduğumuzda... Open Subtitles هل لنا ما يكفي من الحكمة لنفتح أبوابنا لهذه العائلة الجديدة ؟
    Öyle mi? Bu bilgeliğe nereden ulaştın? Open Subtitles ومن اين اتيتي بهذه الحكمة او المقولة الصغيرة؟
    "Herkesin atası" diye anılan birinden, iki çocuğu yetiştirecek bilgeliğe sahip olması beklenir, öyle değil mi? Open Subtitles أتعتقد بأن شخص معروف مثل بقية الآباء ينبغي أن يملك الحكمة كي يربي ولدان.
    Böylesi bir bilgeliğe ulaşmak benim asırlarımı aldı. Open Subtitles مثل هذه الحكمة أخذت مني أعمار كي أتعلمها.
    Ama büyük sorun şu ki, bu değişiklikleri büyük sosyal ve ekonomik aksamaya sebep olmayacak bir şekilde hayata geçirmek için de bilgeliğe sahip olmalıyız. Open Subtitles ولكن المشكلة الكبرى هي, سنحتاج أيضا الى الحكمة لنكون قادرين على تنفيذ تلك التغييرات
    Ama biz aynı yaştayız. Eşit oranda bilgeliğe sahibiz. Open Subtitles لكنّنا في السنّ نفسه و لدينا مستوىً متكافئٌ مِن الحكمة
    Bu evrensel kanunun tek bir istisnası var, o da yukarı doğru ilerlemeye devam edebilen insan ruhu -- bizleri bütünlüğe, gerçekliğe ve bilgeliğe götüren bir merdiven. TED ولكن هناك استثناء واحد للقانون العام ذاك وهو الروح البشرية والتي يمكنها الاستمرار بالصعود والتطور - الارتقاء على الدرج - لكي نصل الى الكمال والاصالة و الحكمة
    Gerçek bilgeliğe sahip bir şey varsa o da kalabalıklardır. Open Subtitles حسنا، إن كان هناك أيّ شيء له حكمة حقّاً فهو الغباء
    Gençliğin getirdiği enerji ve yaşlılığın getirdiği bilgeliğe sahip. Open Subtitles لديه طاقة الشباب و حكمة العصور
    Yaşının çok ötesinde bir bilgeliğe sahip. Open Subtitles وأنها تحمل حكمة لما هو أبعد من سنواتها.
    Büyük bir bilgeliğe sahip. Open Subtitles هو رجلٌ صاحب حكمة
    Tabii ki gözlemleyecek bilgeliğe sahip biri için. Open Subtitles إذا كان لديكَ حكمة الملاحظة
    Mükemmel bir bilgeliğe sahipsin, Anakin. Open Subtitles تملك حكمة رائعة (اناكن)
    Bilgi ile şişirilmiş, ama bilgeliğe aç bir toplumda yaşıyoruz. TED نحن نعيش في مجتمع مشبع بالمعلومات ولكنه فقير للحكمة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more