Ortak bilgilerimizin büyük muhafazaları olan kütüphanelerdeki hasarın kaynağı mikroskobik istilacılardır. | Open Subtitles | المستودعات العظيمة لحصيلة معارفنا معرفتنا الجماعية الضرر أتى من غزاة مجهريين. |
Bilimin gelişebilmek için açıklığa ihtiyaç duyduğunu ve doğaya ilişkin bilgilerimizin dünyadaki herkese ait olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | عَلمِ بأن العلم يحتاج الإنفتاح ليزدهر و أن معرفتنا للطبيعة يجب أن يمتلكها الجميع |
Maya'ların hayatı hakkında bilgilerimizin önemli bir bölümü 1549 yılında Yukatan'dan gelen Franciscan-Diego de Landa adında bir keşişin yazdıklarından gelmektedir. | Open Subtitles | اغلب معرفتنا عن حياه المايا القديمة جائت من كتابات فرانسيسكاني ديجو دي لاندا راهب جاء الى ياكوتان في 1549 |
Fareye her bir tık ve ekrana her bir dokunuşla birlikte dijital ormanlardan geçerek seyahat ettiğimiz her yere kişisel bilgilerimizin kırıntılarını bırakarak Hansel ve Gratel gibi oluyoruz. | TED | ومع كل نقرة فأرة وكل لمسة للشاشة، نكون مثل هانسيل وجريتيل نترك فتات خبز معلوماتنا الشخصية في كل مكان نعبره في الغابات الرقمية. |
Artık güç dengesizliği kurulmuştu, çünkü kişisel bilgilerimizin toplanmasını ve asla hayal edemeyeceğimiz bir ölçekte kullanılmasını onaylamıştık. | TED | والآن، لقد اختل توازن القوى، لأننا وافقنا على أن تُجمع معلوماتنا الشخصية وتُستخدم على نطاق لم يكن بوسعنا أن نتخيله أبدًا. |
Yardımcı ve dürüst olmak isteyeceklerdir ki bu da önemli çünkü günün sonunda bu işin iyi ya da kötü bitip bitmeyeceğini gösterecek bilgilerimizin doğruluğunu belirleyebilir. | Open Subtitles | يُريدون أن يكونوا مُفيدين، وصادقين، وهو أمر مُهم، لأنّ في نهاية المطاف، دقة معلوماتنا هي التي تُحدّد ما إذا كان هذا سينتهي بشكل طيّب أو بشكل سيء. |
bilgilerimizin sınırlarını, her zamankinden daha fazla zorladık. | Open Subtitles | زِدنا حدود معرفتنا أكثر مما قبل |
İnancımızın, bilgilerimizin öncüsü olmasına izin ver. | Open Subtitles | دع إيماننا يلغي معرفتنا |
Doktorunuzun bir hastası Andrew Campbell tutuklu halde, bir sağlık sorunu olmaması için bilgilerimizin doğruluğunu kontrol etmek istiyoruz. | Open Subtitles | لدينا مريض هنا اسمه "أندرو كامبل" و نريد أن نتأكد أن معلوماتنا صحيحة |
bilgilerimizin örtüştüğüne sevindim. | Open Subtitles | يسرني بان معلوماتنا متوافقة |
(Kahkaha) Cinsel mesajlaşmayı bu tür gizlilik ihlallerine karşı suç haline getirmek yerine gizli bilgilerimizin yayılmasına dair düşünce şeklimizde rızanın önemli olduğunu kavramalıyız. | TED | (ضحك) لذلك، فبدلاً من تجريم إرسال المحتوى الجنسي لنحاول بذلك منع هذه الإنتهاكات المتعلّقة بالخصوصية، بدلاً من ذلك، فنحن بحاجة الى ابرام موافقة وسطية عن كيفية تفكيرنا حول انتشار معلوماتنا الخاصة. |