"bilgisayarlarını" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحواسيب
        
    • الكمبيوترات
        
    • حاسبات
        
    • حواسيبهم
        
    • وحواسيبك
        
    Her gece Peter Fleming'in çatı katına zorla giremem ya da Ark bilgisayarlarını hackleyemem, fakat yapabileceğim şey eğitimini aldığım şey. Open Subtitles لا استطيع اقتحام منزل بيتر فليمنغ كل ليلة ولا استطيع اختراق الحواسيب ولكن ما أستطيع القيام به هو ما تدربت على القيام به
    Bill Gates ve Paul Allen'a baktığınızda işe Harvard'ın bilgisayarlarını kullanarak başlamışlardı, ki bu yasaktı. Open Subtitles ‫اللذان بدءا مشروعهما بالعمل باستغلال وقت الحواسيب في هارفَرد
    O reklam birçok açıdan ilginçti çünkü biz Apple'da o büyük çemberdeyken ve onların mühendisleri o bütün Japon bilgisayarlarını açıyorken içlerinde bizim ürünümüz olan Windows vardı ama daha çok onların ürünü gibi duruyordu. Open Subtitles ذلك الإعلان كان مثيرا للاهتمام في العديد من النواحي لأنه عندما كنا في تلك الضجة الاعلامية الكبيرة في أبل ومهندسوهم يقومون بفك كل تلك الكمبيوترات اليابانية
    Tüm görüşme geçmişlerini, büro kayıtlarını... - ...bilgisayarlarını tekrar araştıracaklar. Open Subtitles سجلات المكتب الفيديرالي الكمبيوترات
    Son koordinatlara geri sıçrayacağız ama I.Ö.H, navigasyon hasar kontrol ve ateş kontrolü bilgisayarlarını ağ haline getireceğiz. Open Subtitles لذا نعود الي الإحداثيات الأخيرة لكننا نوصل حاسوب العبور مع حاسبات القيادة وحاسبات الدفاع
    İnsanların bilgisayarlarını, videolarını falan yapabiliyor işte. Open Subtitles يصلح حاسبات الأشخاص و البرامج و أجهزة الفيديو
    bilgisayarlarını tamir etmeyi teklif ettiğime inanamıyorum. Open Subtitles أهلاً لا اصدّق أنه عرض علي إصلاح حواسيبهم
    Sabit disklerini, cep telefonunu, sunucunu, bilgisayarlarını alacağız. Open Subtitles سنأخذ أقراصك الصلبة هاتفك، وخادمك وحواسيبك الآلية
    Çoğu kimse tespit edilmemek için halka ait yerlerin bilgisayarlarını kullanır. Open Subtitles حسنٌ، الكثير من الوقت، يقضيها أولئك الأشخاص بأستخدام الحواسيب العامة لتجنب عمليات التعقب.
    İnsanların bilgisayarlarını tamir ederdi. Open Subtitles .هو يصلح الكمبيوترات الخاصه في الناس
    Phil, seyir bilgisayarlarını tekrar çalıştırmalısın. Open Subtitles (فيل)، يجب عليك أن تُصلح الكمبيوترات لكي تعود للعمل.
    Ben lisedeyken okul bilgisayarlarını kullanmak için sisteme giriş yapmak gerekiyordu Open Subtitles عندما كنتُ في المدرسة العليا كانَ علينا تسجيل الدخول لإستخدام حاسبات المدرسة
    Anlaşılıyor ki böcekler Goa'uld bilgisayarlarını ele geçirmişler. Open Subtitles -الحشرات سيطرت على حاسبات الجواؤولد.
    Tüm bilgisayarlarını araştırıp ne bulacağımıza bakmaya ne dersin? Open Subtitles ما رأيُك بأن نسحب كلّ حواسيبهم ونرى ما يُمكننا إيجاده فيها؟
    Hepsinin bilgisayarlarını kopyalayacağım böylece ilginç bir şey olduğunda öğrenirim. Open Subtitles ساقوم بنسخ جميع حواسيبهم لأرى إن كان سيطرأ أي شيء غريب
    Yoldaşlarını ve bilgisayarlarını alıp git. Open Subtitles خذ رفاقك وحواسيبك وإرحل.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more