Gerçekten zor. Bu yüzden halâ bilgiye ulaşmak için yasal olmayan yollara güvenmek zorunda kalıyoruz, sızıntılar vasıtasıyla. | TED | الأمر صعب جداً ، فيجب علينا أن نواصل اعتمادنا على .. الطرق غير الشرعية في الحصول على المعلومات ، عبر التسريبات. |
Kitaplardaydı, öğretmenlerin kafalarındaydı, ve bilgiye ulaşmak için oraya gitmek zorundaydı çünkü böyle öğrenirdiniz. | TED | فقد كانت في الكتب .. وفي أدمغة المدرسين لذا فقد احتاجت ان تذهب الى المدرسة لكي تحصل على المعلومات لانه هكذا يتعلم المرء |
Asıl nokta şu, eğer eğitime sadece okula gelip bilgiye ulaşmak şeklinde bakarsak, deneysel bir öğrenme olarak, öğrencilerin seslerini güçlendiren ve başarısızlığı kucaklayan bir şey olarak bakmazsak eğer noktayı kaçırıyoruz demektir. | TED | هذه هي الفكرة الرئيسية فنحن ان بقينا ننظر الى التعليم كما لو انه مجرد الذهاب الى المدرسة للحصول على المعلومات وليس كأنه تعليم تجريبي عملي واقعي يقدس وجهة نظر التطالب .. ويحترم فشله فنحن نفقد المعنى الحقيقي للتعليم |
Dergi yazılarını okumaya, bilim yarışmaları hazırlamaya, bilim fuarlarında yer almaya başladım; özellikle istediğim bilgiye ulaşmak için yapabileceğim her şeyi yaptım. | TED | بدأت في قراءة الصحف الأكاديمية، بدأت بمسابقات علمية، بدأت المشاركة في معارض العلوم، والقيام بأي شيء أستطيع فعله للحصول على المعرفة التي أردتها بشدة. |
Apophis aklındaki bilgiye ulaşmak için, ona bir ortakyaşam yerleştirdi. | Open Subtitles | (آبوفيست) زرع بعقله (السيمبيوت) ليحصل على المعرفة التي بعقله |
Ya da gelirse... Ya eğer, bu adam, Sara'nın elindeki bilgiye ulaşmak için bize yardım ediyorsa? | Open Subtitles | ماذا لو أن سبب مساعدة هذا الرجل لنا هو ليحصل على المعلومات التي لدى (سارة)؟ |
Ya da gelirse... Ya eğer, bu adam, Sara'nın elindeki bilgiye ulaşmak için bize yardım ediyorsa? | Open Subtitles | ماذا لو أن سبب مساعدة هذا الرجل لنا هو ليحصل على المعلومات التي لدى (سارة)؟ |