birçok sebep bulunuyor. Sosyal bilimciler, vücut dilimizin veya başkalarının vücut dillerinin kişinin yargı mekanizmasındaki etkilerini incelemek için çok zaman harcadılar. | TED | صحيحة للنظر الى ذلك ، لذا قضى علماء الاجتماع الكثير من الوقت يفحصون تأثير لغة جسدنا أو لغة جسد الاخرين على أحكامنا |
Görme yetisi olan gök bilimciler, ışık yoğunluğunun zamanla nasıl değiştiğini yorumlamak için, buna benzer bir grafiğe ihtiyaç duyarlar. | TED | يعتمد علماء الفلك الذين يمكنهم الإبصار على هذا النوع من التبيانات لتفسير كيفية تغير كثافة الضوء هذه مع مرور الزمن. |
Sosyologlar, siyaset bilimciler ve filozoflarla bu soruya cevap verebilmek için görüşmeler yaptık. | TED | لقد تحدثنا إلى علماء الاجتماع وعلماء السياسة والفلاسفة لمحاولة الإجابة عن هذا السؤال |
Bugün size dünyanın dört bir yanındaki bilimciler tarafından insan zihninin sinirsel portresini çizmek amacıyla yürütülen bir projeden bahsedeceğim. | TED | أرغب اليوم في أن أخبركم عن مشروع يشارك فيه العديد من العلماء من مختلف أنحاء العالم لرسم صورة عصبية للعقل البشريّ. |
Bu eşik, bilimciler tarafından gezegensel sınırlar olarak tanımlananların aynısı. | TED | وهذه الحافة هي نفسها التي عرفها العلماء من قبل بالحدود الكوكبية. |
Bu nedenle bilimciler, antimaddeden oluşan bir dünyanın, tıpkı bizimki gibi görüneceğinden ve hissedileceğinden emindir. | TED | ولهذا السبب فإن لدى العلماء قناعة أن العالم المكون من المادة المضادة؛ سيبدو بمنظر و إحساس و رائحة عالمنا. |
Ama sosyal bilimciler olarak, olası alternatifler arayışındayız. | TED | لكن كعلماء اجتماع، واصلنا البحث عن البدائل الممكنة. |
bilimciler de estetiği önemsemeye başlıyor. | TED | فالعلماء بدأوا يعتقدون في الجماليات |
Buna ek olarak iklim bilimciler kızların eğitim ve öğretimini küresel ısınmayı tersine döndürecek 80 faaliyetten altıncısı seçti. | TED | إضافة إلى ذلك، صنف علماء المناخ مؤخراً تعليم الفتيات في المرتبة الـسادسة من أصل 80 حدث لوقف الاحتباس الحراري. |
Sosyal bilimciler, insanın zamanını değerli görürler ve bunun için ödeme yaparlar. | TED | لكن علماء الاجتماع يفهمون أن لوقت الناس قيمة، لذلك يدفعون لهم عن ذلك الوقت. |
Yıllar boyunca, hızlı hafızadan neyi çıkarmak gerektiğine karar vermek için bilgisayar bilimciler farklı stratejiler denediler. | TED | على مرّ السنين، جرب علماء الحاسوب بعض الاستراتيجيات المختلفة لاختيار ما سيتم حذفه من الذاكرة السريعة. |
Ve bu iklim bilimciler ve meteorolojistler tarafından doğal bir fenomen olarak kabul görür. | TED | وقد أقره علماء المناخ وخبراء الأرصاد الجوية دائمًا بصفته ظاهرة طبيعية هامة جدًا. |
Anlaşılan o ki nöro bilimciler bunu da araştırmış. | TED | حسنًا، اتضح أن علماء الأعصاب قد درسوا هذا أيضًا. |
Francis Crick gibi nörobilimciler ve Roger Penrose gibi fizik bilimciler bilimin, bilinç için atağa geçmesinin şimdi, tam vakti olduğunu belirttiler. | TED | علماء الأعصاب مثل فرانسيس كريك والفيزيائيون مثل روجر بنروز قالوا أنه قد حان الوقت للعلم لدراسة الوعي. |
bilimciler sonuçları yayınlamak içindir ve bu durum bundan çok uzakta. | TED | يهدفُ العلماء لنشر النتائج. وكان هذا الوضع أبعد ما يكون عن ذلك. |
Erkek bilimciler kadın vücudunu kendi eğri lensleri aracılığıyla görmeye meyilliydi. | TED | فكان العلماء الذكور يرون جسد الأنثى من خلال عدساتهم المنحرفة. |
Ve birden bire bilimciler tasarımcıları aramaya, tasarımcılar da bilimcileri aramaya başladı. | TED | و فجأه أصبح العلماء يسعون إلى المصممين تماما كما يسعى المصممون إلى العلماء |
Ve tüm bunlarla ilgili iyi haberler var, bunun üzerine çalışan bilimciler motivasyonla ilgili yeni bir yaklaşım sunuyorlar. | TED | والخبر الجيد في كل هذا هو أن العلماء الذين كانوا يدرسون علم التحفيز قدموا إلينا هذا الأسلوب الجديد. |
Sivrisinek öldürmek için CRISPR kullanan bilimciler hakkında ne düşünüyorsunuz? | TED | ما رأيك في العلماء الذين يستخدمون كرسبر لقتل البعوض؟ |
Ama simetriye ilgi duyan sadece bilimciler değildir. | TED | لكن ليس العلماء وحدهم الذين يهتمون بالتماثل. |
Oysa biz, gök bilimciler, ışığı daha büyük bir ölçekte inceleriz ve bunu yapmak için başka yöntemlere başvururuz. | TED | ومع ذلك فنحن كعلماء فلك، نقوم بدراسة مجموعة واسعة من الضوء ونعتمد على طرق أخرى للقيام بذلك. |
Orman bilimciler olarak araştırmamızı ormanlarda yapıyoruz ve bu size gösterdiğim gibi çok zor. | TED | حسنًا، كعلماء غابات، علينا القيام بالأبحاث في الغابات، وهذا صعب حقاً، كما أوضحتُ لكم. |
Ve bu harikaydı çünkü olayın başlangıcında bir özür festivali oldu -- nasıl diyeyim, bilimciler tasarımcılara şöyle diyordu, stil nedir bilmiyorum, çok zarif değilim. | TED | و كان ذلك رائعا، لأنه في البداية كان هناك "مهرجان الإعتذار" فالعلماء كانوا يقولون للمصممين، لست متأكدا من الطراز و الستايل، أنا لا أفهم في الأناقة |