Bunu ne olduğunu bilmediğimizi söylüyorsun, o halde zararsız olduğunu nasıl bilebiliyorsun? | Open Subtitles | قلت للتو أننا لا نعرف ماهيتها إذن كيف تعرف أنها غير مؤذية؟ |
Bay South, birinin kayıp olduğunu söylediğimizde, bilmediğimizi söylemek istiyoruz. | Open Subtitles | سيد ساوث, عندما نقول ان شخصا مفقودا فهذا يعنى اننا لا نعرف مكانه |
Hayır, çocuk şeyi kastetti hiçbir şey bilmediğimizi. | Open Subtitles | لا، لا. انظر، الولد يعني أن أننا لا نعرف أي شيء. |
Bunun, çocuklarımız üzerindeki etkisini bilmediğimizi daha fazla ileri süremeyiz. | TED | لا نستطيع قول أننا لا نعلم تأثير هذا على أطفالنا. |
Bence yaşama dair ne kadar çok şeyi bilmediğimizi bile bilmediğimizi söylemek gayet makul. | TED | أعتقد أنه يمكننا القول أننا لا نعلم ما هو مقدار جهلنا فيما يتعلق بالحياة. |
Nerede olduğunu bilmediğimizi savcılara söyledik zaten. | Open Subtitles | لا، لقد أخبرنا المدعي العام بأننا لانعلم أين هو |
Keşke her şey suratımızda patlamadan neyi bilmediğimizi bilebilsek. | Open Subtitles | نعم، إذا استطعنا أن نعرف فقط ما لم نكن نعرف قبل أن فقط كل يفجر في وجوهنا. |
Yıldız Geçidinin yerini bilmediğimizi hatırlatabilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكن أن أذكرك بأننا لا نعرف مكان ستارجيت ؟ |
Bir şey bilmediğimizi farz edelim. | Open Subtitles | لنتظاهر بأننا لا نعرف شيئا ليس على امتداد طويل |
Yalnızca füzenin hedefinin neresi olduğunu değil, füzenin nerede olduğunu dahi bilmediğimizi mi söylüyorsunuz? | Open Subtitles | نحن نقول أننا ليس فقط لا نعرف هدف هذا الصاروخ, ولكننا لا نعرف أيضاً أين هذا الصاروخ؟ |
Şehrin her yerinde sinir gazı kutuları olduğunu, ama nerede olduklarını bilmediğimizi mi? | Open Subtitles | أن هناك عبوات لغاز الأعصاب في كل أنحاء المدينة وأننا لا نعرف أين هي؟ |
Nasıl idman yapılır bilmediğimizi mi sanıyor? | Open Subtitles | نحن لسنا اطفال ايعتقد اننا لا نعرف كيف يكون التدريب؟ |
- Nereye gideceğimizi bilmediğimizi sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدتُ أننا لا نعرف إلى أين نحن ذاهبون يا صاح |
Gerçeği bilmediğimizi mi sanıyorsunuz? | Open Subtitles | أتعتقدين أننا لا نعرف الحقيقة على أي حال ؟ |
Higgins'in seni bizi gözetlemen için işe aldığını bilmediğimizi mi sandın, Bay Köstebek? | Open Subtitles | كنت أعتقد أننا لا نعرف هيغنز أن المعينين لك للتجسس علينا ، والسيد الخلد؟ |
Gerçek annesinin hala hayatta olabileceğini, adını bildiğimizi ama bunun dışında bir şey bilmediğimizi söyledim. | Open Subtitles | أخبرتها أن أمها بالولادة ربما تكون مازالت على قيد الحياة و أنّ لدينا إسم، و لكن فيما عدا ذلك لا نعرف الكثير |
Birbirimiz hakkında her şeyi bilmediğimizi ne zaman kabul edeceksin? | Open Subtitles | متى سوف تتقبل حقيقة أننا لا نعرف الكثير عن بعضنا البعض ؟ |
Juba, Güney Sudan'da veya Halep, Suriye'de neler olduğunu bilmediğimizi söyleyemeyiz. | TED | لايمكننا أن نقول بأننا لا نعلم مايجري في جوبا، جنوب السودان، أو في حلب في سوريا. |
- İbraniler ne renkti? Bunu bilmediğimizi sana söyledim. | Open Subtitles | أخبرتك بأننا لا نعلم ذلك على وجه التأكيد |
Bunu bilmediğimizi sana söyledim. Emin değiliz. | Open Subtitles | أخبرتك بأننا لا نعلم ذلك على وجه التأكيد |
Bizim için bunu yapmanın ne büyük şans olduğunu bilmediğimizi sanma. | Open Subtitles | أوتعلمين, لا تظني بأننا لا نعلم بكم نحن محظوظين بتواجدك لعمل هذا لنا |
Ama ne olduğunu bilmediğimizi, hatta bir şey olup olmadığından emin olmadığımızı da ekleyelim. | Open Subtitles | اجل، بالاضافة اننا لانعلم التفاصيل ...وهذا يتضمن انه من الممكن ان لاشيء قد حدث |
Ama sonra saatin kaç olduğunu bile bilmediğimizi fark ettik. | Open Subtitles | ثم أدركنا أننا لم نكن نعرف كم كانت الساعة |