"bilmeyi hak" - Translation from Turkish to Arabic

    • تستحق معرفة
        
    • تستحق أن تعرف
        
    • تستحق المعرفة
        
    • يستحق معرفة
        
    • يستحقون معرفة
        
    • أستحق معرفة
        
    • تستحقان معرفة
        
    • تستحقون معرفة
        
    • تستحقين معرفة
        
    - Dürüst olduğun için sağ ol. - Gerçeği bilmeyi hak ediyorsun. Open Subtitles أقدر صراحتكِ معي أنت تستحق معرفة الحقيقة
    Eğer anlayacak olursa o zaman neler olduğunu bilmeyi hak ediyor. Open Subtitles إن كانت تتفهم تستحق معرفة ما يجري إذاً
    Kadın bilmeyi hak ediyor. Hayatı boyunca hiçbir şeyden habersiz salağın teki olarak kalacak. Open Subtitles إنّها تستحق أن تعرف أيضاً، وإلا ستكون حقيرة غبية لبقية حياتها
    Gerçeği bilmeyi hak eden aileleri var. Open Subtitles ... لديهم عائلات تستحق المعرفة
    Anne dün gece hani bilmeyi hak ediyor demiştin. Open Subtitles ماما, الليله قلتي بأنه يستحق معرفة الحقيقة
    İnsanlar para ve güç hakkında doğruları bilmeyi hak ediyorlar. Open Subtitles أنا في هذا لأن الناس يستحقون معرفة حقيقة السلطة والمال
    Haklıydın. Gerçeği bilmeyi hak ediyorsun. Open Subtitles كنتَ مُحقًا، تستحق معرفة الحقيقة
    Belki kardeşin de senin hakkındaki gerçekleri bilmeyi hak ediyordur. Open Subtitles وربما اختك تستحق معرفة حقيقتك
    Gerçeği bilmeyi hak ediyorsun. Open Subtitles انت تستحق معرفة الحقيقة
    Gerçeği bilmeyi hak ediyor. Ve senin için de bu hiç adil değil. Open Subtitles إنها تستحق أن تعرف الحقيقة وليس من الإنصاف لك
    Ne olduğunu bilmeyi hak ediyor bence. Open Subtitles و أظن بأنها تستحق أن تعرف ما حدث فعلاً
    Sence de doğruyu bilmeyi hak etmiyor mu? Open Subtitles انها تستحق أن تعرف الحقيقة ألا تظن ذلك؟
    bilmeyi hak ediyordu. Open Subtitles هي تستحق المعرفة
    - bilmeyi hak ediyor. Open Subtitles -إنها تستحق المعرفة
    Orson gerçeği bilmeyi hak ediyor. Ve bunu benden duymalı, bir pankarttan değil. Open Subtitles أورسون" يستحق معرفة الحقيقة" وعليه أن يسمعها مني ، وليس من لافتة
    Durumu kontrol altına aldığımızı bilmeyi hak ediyor. Open Subtitles إنّه يستحق معرفة أننا نسيطر على الوضع.
    Nezarette bir şüphelimizin olduğunu bilmeyi hak ediyorlar. Open Subtitles انهم يستحقون معرفة ان المشتبه به في قبضتنا
    Bunu yapamazsın. Gerçeği bilmeyi hak ediyorlar. Open Subtitles لا يمكنك فعل ذلك حسناً ، إنهم يستحقون معرفة الحقيقة
    Ama daha fazlasını bilmeliyim. Daha fazlasını bilmeyi hak ediyorum. Open Subtitles لكنني أريد أن أعرف المزيد أقصد، أنا أستحق معرفة المزيد
    Gerçeği bilmeyi hak ediyorsunuz. Open Subtitles تستحقان معرفة الحقيقة
    Ama bizim bilmediğimiz onca şey var ve siz bunlara meraklıysanız, bilmeyi hak ediyorsunuz. Open Subtitles ولكن هنالك الكثير من الأشياء لا نعرفها وانتم يا رفاق تستحقون معرفة اذا كنتم فضولين عنهم
    - Hadi cevaplasın.. - Gerçekleri bilmeyi hak ediyorsun.. Open Subtitles إجعليه يقدم إحابات، تستحقين معرفة الحقيقة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more