"bilmiyorsa" - Translation from Turkish to Arabic

• لا يعرف
• لا يعلم
• تكن تعلم
• لم يكن يعرف
• تكن تعرف
• يعرفوا فليسألوا

Nerede olduklarını bilmiyorsa bunu yapamaz.
أنه لا يستطيع ، إذا كان لا يعرف أين هم بل يعرف

Bununla nasıl başa çıkacağını bilmiyorsa, nefes ritmini tamamen kaybeder.
إذا كان لا يعرف كيفية التعامل معها , يحصل القيت له إيقاع التنفس خارج

Jorge kadının ismini bilmiyorsa kadın da onunkini bilmiyordur.
اذا كان هو لا يعرف اسمها فبتاكيد هى لا تعرف اسمه

Ayrıca hapishanede olduğunu bilmiyorsa, zaten özgür demektir, değil mi?
إلى جانب ، إذا كان لا يعلم أنه في السجن إذاً فهو يُعتبر حراً ، أليس كذلك؟

Eğer ne yapmak istediğini bilmiyorsa henüz yapmamış olmadığını anlarım.
وإذا لم تكن تعلم الإجابة . عندئذ ٍ أعلم أنها لم تخرج أبدا ً

Bu adam smokin nasıl giyilir bilmiyorsa, kapıyı nasıl açacak, espri yap, kibar ol.
لو لم يكن يعرف كيف يرتدي بدلة كيف يفتح باب ، يلقي النكات يكون نبيلاً

Eğer gübreyi bilmiyorsa, Kirk'ü öldürmüş olamaz.
لو لم تكن تعرف عن العفن فهي لا يمكن أن تكون قتلته

Eğer diğer iki adamın isimlerini bilmiyorsa bile, artık öğrenmiştir.
إذًا لو هو لا يعرف الأسماء للرجلين الآخرين، هو يعرف الآن

Henüz mezarlığını bulduğumuzu bilmiyorsa da, yakında öğrenecek.
لو كان الجانى لا يعرف اننا وجدنا مقبرته بعد سيعرف قريبا

Eğer kopya cinayetleri hiç bilmiyorsa birisinin ortağı olmaktan çok piyonu gibi görünüyor.
حسنا,إن كان لا يعرف حقا عن الجرائم الأخرى المقلدة فلن يكون شريك أحدهم بل سيكون بيدقه

Eğer kimse nerede olduğunu bilmiyorsa birini güvende tutmana gerek yok.
لست بحاجة لتأمين شخص طالما لا يعرف أحد مكانه.

Ve eğer kuralları bilmiyorsa, o zaman insanların önünde değişerek hepimizi ifşa etme riski aldığınıda bilmiyordur.
وإذا كان لا يعرف القوانين فهو بالطبع لا يدرك أنه عرضنا لخطر محونا جميعا عند تغيره امام الإنسان

Nerede olduğunuz bilmiyorsa bile, bize ortaklarının isimlerini verebilir.
حتى لو كان لا يعرف أين هو، يمكن أن يعطينا اسماء المتآمرين معه

Ona soramam bile, çünkü bilmiyorsa bu onu kesinlikle öldürür.
لا استطيع ان اسأله ، لو لا يعلم سوف يقتله هذا

Burada olduğumuzu bilmiyorsa, onu kolayca ele geçirebiliriz.
ولو انه لا يعلم اننا هنا يمكننا التغلب عليه بسهولة

Eğer bir şey bilmiyorsa sorduğun soru masum bir soru olmuş olur.
لمَ لا ؟ أعنى لو أنه لا يعلم شيءً فسيكون ذلك مُجرّد سؤال جنوني.

Eğer bilmiyorsa, bunu iddia etmekten vazgeçmeli.
أما إن لم تكن تعلم فعليها التوقّف عن قول ذلك

Bunu bilmiyorsa, onu kullandığını elbet birgün öğrenecek.
سوف تعلم، هذا إذا لم تكن تعلم سلفا، أن هذا هو استغلالك الأساسي لها.

İnsanlar, "Bu korkunç bir cesaret, ya Derek o parçayı bilmiyorsa?"
ويقول الناس، "بأن دِيرِيك شجاع لأنه ما الذي سيحدث إن لم يكن يعرف المقطوعة؟"

bilmiyorsa bile en azından bundan emin olacağız.
إن لمْ تكن تعرف المكان، فإننا على الأقل سنعرف يقيناً.

Kim olduğumu bilmiyorsanız çocuklar, anne babanıza sorun. Ve onlar bilmiyorsa... onların kendi anne babasına sordurun.
إن كنتم لا تعرفونني فسألوا أباءكم وإن لم يعرفوا فليسألوا آباءهم