| Zaten bilsem bile, bunu senin gibi bir serseriye anlatmam. | Open Subtitles | حتى لو علمت أنا لن أُخبر طفل مثلك عن هذا |
| Bilmiyordum sen olduğunu bilsem, kapıyı asla elinin üzerine çarpmazdım. | Open Subtitles | لم أكن سأصفع الباب بوجهك أبداً لو علمت أنه أنت |
| Bir şey bilsem bile bunu neden sana söylemek isteyeyim ki? | Open Subtitles | حتى لو كنت أعرف, لِمَ أود أن أكون على استعداد للخيانة؟ |
| Bizimle aynı şeyi istediğini bilsem, ona yardım ederdim. | Open Subtitles | لو عرفت أنه يريد نفس الشئ الذي نريده، لكنت قد وفرت عليه المتاعب. |
| Adamlar beyaz mı, yoksa siyah mı bilsem emin olabilirdim. | Open Subtitles | سأكون متأكداً إذا عرفت إن كان الأشخاص بيضاً أم سوداً |
| Bununla kalacağını bilsem hiç gerilmezdim bile. | Open Subtitles | لو كنت أعلم إن كل هذا سيحدث ما كنت حتى لأكون عصبية |
| Gerçekten. Hoşunuza gitmeyeceğini bilsem elimi sürmezdim. | Open Subtitles | أنا لم أكن لأفعلها لو علمت انك لن تحبيها |
| Bu iş için birini kullanacağını bilsem asla kabul etmezdim. | Open Subtitles | لو علمت انه سوف يستخدم حاجب هرم لهذه المهمة لن أتقبل هذا أبدا |
| Böyle oynayacağını bilsem dün gece imkânı yok yaşanmazdı. | Open Subtitles | اليله الماضيه لم تكن لتحدث أبدا لو علمت أنك |
| ~Keşke sevgilimin nerede olduğunu bilsem... ~...ona bir şemsiye göndermek isterim. | Open Subtitles | أتمنى لو كنت أعرف أين هو حبيبي لأرسل له مظلة |
| Bu kadar çok çatal olacağını bilsem kendi çatalımı getirmezdim. | Open Subtitles | لو كنت أعرف أن هناك العديد من الشوكات، لم أكن قد جلبت بلدي. |
| Parama el koyacağını bilsem, gider mahsus bir kaza yaparım! | Open Subtitles | أليس ذلك عدلا؟ لو كنت أعرف انكم هتأخذوا المال لم أكن لأعمل حادث |
| Ne istediğini bilmiyorum. Ama bilsem iyi olurdu. | Open Subtitles | أنا لا أعلم ماذا تريد هي سيكون جيداً لو عرفت |
| Ne gizlediğini bilsem, gizli olmazdı, değil mi? | Open Subtitles | لو عرفت ما الذي تخبئه عندها لن يكون مخبئاً |
| Sizde olduğunu bilsem ve sadece bir görsem çok daha iyi hissedeceğim. | Open Subtitles | إذا عرفت بأنّ، وأنا يمكن أن أرى هو، أنا أبدو أفضل بكثير. |
| Her hacker'ın böyle düşündüğünü bilsem belki inanabilirdim | Open Subtitles | إذا عرفت كُلّ لصوص الكومبيوتر غير أنانيون سأود ان أثق فيهم |
| Bunun yanıtını bilsem şu anda burada değil, bir başkan koltuğunda oturup başkanlık yapıyor olurdum. | Open Subtitles | لو كنت أعلم الجواب لما رأيتني جالساً هنا الآن لكن الرئيس تشاي خلال جلسته الرئاسية قال |
| Aceleyle kaçacağımı bilsem başka zamana bırakırdım. | Open Subtitles | إذا كنت أعرف أن علي الفرار على عجل لأجلتها لوقت لاحق |
| Nasıl olduğunu bilsem size daha çok yardımcı olmak isterdim. - Keşke benden bir şeyler isteseniz. | Open Subtitles | أنا أُتودد إليكِ بكثير من السُبُل السامية إذا عَرفتُ كَيفَ أَتمنّاكِ مَعي |
| Bu kadar okuma olacağını bilsem benden nefret eden başka tipleri çağırırdım. | Open Subtitles | لو كنتُ أعلم أننا هنا لنقرأ لأحضرت مجموعة أخرى من الناس لتكرهني |
| Keşke yeşil elemanın kim olduğunu bilsem. Onu kafamdan çıkaramıyorum. | Open Subtitles | أتمنى لو أعرف من هو المغامر الأخضر لا أستطيع التوقف عن التفكير به |
| - Geleceğini bilsem yemeği iptal ederdim. | Open Subtitles | لو علمتُ بقدومكِ لكنتُ ألغيتُ موعد غدائي. |
| Sağlık sorunları nedeniyle bu kadar çabuk çıkacağını bilsem o bacaklı patlıcanla asla konuşmazdım. | Open Subtitles | لو كنت اعرف انك راح تستغل خربطة المستشفيات من شان تطلع كان ما كلمت الكالزوني ابو سيقان |
| Yerlerini bilsem bile cidden kendi adamlarımı bana yumuşak davranın diye o kadar kolay satacağımı mı düşündünüz? | Open Subtitles | وحتى اذا كنت اعرف اين يمكن ان تجدهم هل حقاً تصدق انني سابيع رفاقي بسهولة فقط لانك فعلت؟ |
| Neden bahsettiğini bilmiyorum ama bilsem bile ki bildiğimi söylemiyorum... | Open Subtitles | ولكن إن كنت أعرف .. وأنا لا أقول أني فعلتها |
| Yarın olacakları bilsem gevşeyebilirdim. | Open Subtitles | قد يمكننى أن أستريح إذا علمت ماذا سيحدث غدا |
| Keşke nedenini bilsem. | Open Subtitles | وأتمنى فقط أن أعرفَ لماذا |