İşte şimdi binlerce saat ve milyon dolarlardan sonra bu noktadayız. | Open Subtitles | حسناً هانحن ذا بعد آلآف الساعات وملايين الدولارات |
İşte şimdi binlerce saat ve milyon dolarlardan sonra bu noktadayız. | Open Subtitles | حسناً هانحن ذا بعد آلآف الساعات وملايين الدولارات |
Onlar gibi konuşmayayım diye binlerce saat Amerikan televizyonu izledim. | Open Subtitles | شاهدت آلاف الساعات من التلفزيون الأمريكي حتى لا أبدو مثلهم. |
Dinleyerek... Ben de dinlemeye başladım, aslına bakarsanız sadece güven kazanabilmek için binlerce saat boyunca dinledim. | TED | بالاستماع، لذا أنا بدأت بالاستماع في الحقيقة، آلاف الساعات من الاستماع فقط من أجل بناء الثقة |
Bütün ajanlarımızı harekete geçirdik on binlerce saat harcandı. | Open Subtitles | وضعنا كل وحدات العمليات الى العمل عمليات ضيعت عشرات الآلاف من الساعات |
binlerce saat sürmüştür. | Open Subtitles | يتطلب المئات من الساعات. |
Balenin kalbinde, dansçıların binlerce saat boyunca titizlikle mükemmelleştirdiği düzinelerce hareket vardır. | TED | يرتكز رقص الباليه على عشرات الإيماءات التي يحترفها الراقصون بشق الأنفس على مدى آلاف الساعات من التدريب. |
Stüdyoda yaşardı yazar, mix eder ve binlerce saat müzik yapardı. | Open Subtitles | تعلمين انه عاش في الاستديو يكتب ويلحن ويمزج آلاف الساعات من الموسيقي |
Amherst, Ohio'da küçük birjimnastik salonunda binlerce saat süren antrenmanın ardından, bu onların beklediği an. | Open Subtitles | آلاف الساعات من التدريب معاً هناك في تلك الصالة الرياضية الصغيرة في آمهيرست أوهايو. هذه هي لحظتهم |
"Ben bu araştırmalara binlerce saat harcamışken ve onların hayatları daha iyi olsun diye bu kitabı yazmışken insanlar bana neden bu kadar çirkin davranıyordu?" | TED | وسألت نفسي: "لماذا يتصرف الناس معي بهذا اللؤم من أجل كتاب قضيت عليه آلاف الساعات من البحث وكتبته لجعل حياتهم أفضل؟" |
Çocuklar tarafından binlerce saat izlenen reklamların birikerek artan etkisi çocukların hayatlarında duydukları en büyük yalanların söylenmesidir. | Open Subtitles | الأثر التراكمي من آلاف الساعات من الإعلانات التي تتم مشاهدتها من الأطفال أن الأطفال يتم القول لهم أكثر كذبة سيسمعونها في حياتهم |
yüzlerce, binlerce saat, | Open Subtitles | مئات الآلاف من الساعات |
binlerce saat sürmüştür. | Open Subtitles | يتطلب المئات من الساعات. |