Onurlarını ve itibarlarını, kendi çocuklarının mutluluğundan ve hayatlarından çok daha fazla önemseyen aileleriyle ve toplumlarıyla birçok sorun yaşıyorlardı. | TED | كانوا يواجهون الكثير من المشاكل مع أسرهم ومجتمعاتهم المحلية الذي بدا أنهم يهتمون أكثر بشرفهم وسمعتهم عوضًا عن السعادة وحياة أطفالهم. |
Veronica ve Bobby'nin bebeğini görmeye gittiğimizde Ben'e komşumuzla ilgili birçok sorun yaşadığımızı ve polisin pek de yardımcı olmadığını söyledim. | Open Subtitles | (عندما رأينا طفل (بوبي) و(فيرونيكا أخبرت (بن) أننا نعاني من الكثير من المشاكل مع جارنا و الشرطة لم تكن مفيدة جدًا |
Ama Taklit Sistem'de hala birçok sorun var ve Akagi'nin önerileri... | Open Subtitles | لكن النظام الدمية لا يزال لديه الكثير من المشاكل ودون تعليمات الدكتور أكاجي في... |
Aralarında birçok sorun varmış. | Open Subtitles | ثمّة الكثير من المشاكل بينهما |
(Alkış) PM: Başarılara rağmen birçok sorun var. Bunların birkaçından bahsettiğin için teşekkürler Marian -- Özgürlük Okulları, Çocuk Savunma Fonu programlarını tamamlamış nesillerce çocuklar. | TED | (تصفيق) ب.م: وهناك الكثير من المشاكل على الرغم من النجاحات، وشكرًا لك ماريانا لأنك واجهت بعضها مدرسة الحرية، جيل الأطفال الآن، الذين مروا ببرنامج صندوق الدفاع عن الأطفال. |