"bir çizgide" - Translation from Turkish to Arabic

    • في خط
        
    Ama eğer düz bir çizgide koşabilseydin, daha iyisini de yapabilirdin. Open Subtitles ولكن كنت قد فعلت أفضل إذا قمت بتشغيل في خط مستقيم.
    Kağıdı düz bir çizgide kesmiyorum sizin anlayacağınız. TED لم أصل إلى تقطيع الورق بالسير في خط مستقيم
    Ancak düz bir çizgide sabit hızda kamerayı hareket ettirseniz, bundan kurtulabileceğinizi bulduk. TED وجدنا أنه لو حركتم الكاميرا بسرعة ثابتة في خط مستقيم، ستستطيعون فعلاً أن تصنعوا شيئاً رائعاً.
    Top muhtemelen istenen hedefe doğru düz bir çizgide giderken, kuş kesinlikle böyle yapmaz. TED ستسير الكرة في خط مستقيم، ربما نحو الهدف المقصود، ولكن الطير لن يفعل ذلك بالتأكيد.
    Ama 20.den sonra düz bir çizgide düşmeden yürüyebiliyor. TED ولكن الآن بعد الجيل العشرين تمكن من السير في خط مستقيم دون السقوط.
    Geçmiş kendi geleceğini temsil eder, düz bir çizgide ilerler yine de tam bir çember oluşturarak sonlanır. Open Subtitles الماضي يمثّل مستقبله يتقدّم في خط مستقيم لكنه ينتهي بدائرة كاملة
    Top düz bir çizgide ilerler. Ama tavuklar zikzak yapar! Open Subtitles الكره تتحرك في خط مستقيم لكن الدجاج يتحرك في خط متعرج
    Direk yüzeye doğru bir delik açacağım düz bir çizgide uçurabileceğimi varsayarak eğer. Open Subtitles سأفتح فجوة في سطح الأرض شرط أن تحلق في خط مستقيم
    Elma düzgün bir çizgide ilerlemek istiyor ama yapamıyor. Open Subtitles انها تريد ان تسافر في خط مستقيم لكنها لاتستطيع ..
    Düz bir çizgide, iki tarafta uzun evler duruyor. Open Subtitles في خط مستقيم، على كلا الجانبين سيرتفع منازل طويلة القامة
    "Soldaki iki dançı düz bir çizgide dans etmiyor." TED "راقصتي الروكتس ناحية اليسار لا تركلان في خط مستقيم."
    İlk ve ikinci nokta arasındaki mesafenin tam bir şekilde ölçülmesi gerekir, - bizim deneyimizde bu 100 metredir - ve iki nokta ile dağ düz bir çizgide olmalıdır. Open Subtitles المسافة من النقطة الأولى للثانية يجب قياسها بدقة، في هذه الحالة تساوي 100 متر ويجب أن تكون النقطتان في خط مستقيم مع الجبل
    lşığın yalnız düz bir çizgide gittiğinin kanıtı. Open Subtitles برهان أن الضوء يسير في خط مستقيم وحسب
    - Peki, düz bir çizgide miydi yoksa yolunuzda başka şeyler var mıydı? Open Subtitles حسناً... هل كانت... هل كانت في خط مستقيم
    Bak düz bir çizgide yürüyebilirim. Open Subtitles ...إنظر إنظر ، يمكنني المشي في خط مستقيم
    Yürürsün, evet ama düz bir çizgide koşabilir misin? Open Subtitles ...المشي جيد لكن ، هل بإبمكانكَ الجري في خط مستقيم؟
    Tamam, sana düz bir çizgide yaklaşalım. Open Subtitles حسنًا، دعونا نذهب في خط متسقٍ مستقيم
    Dickson'ın Yunan labirentindeki gibi düz bir çizgide koşturup duruyordum ve filozoflar burada kaybolmuştu, gizli bir ajanın da başına geldiği gibi. Open Subtitles كنت أجري في خط مستقيم والتي مثل متاهة (ديكسون) اليونانية والفلاسفة ضاعوا، كما العميل السري أيضًا
    Düz bir çizgide deveyi yönlendirmek. Open Subtitles و تجري في خط مستقيم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more