"bir çoğu" - Translation from Turkish to Arabic

    • العديد منهم
        
    • معظمهم من
        
    • أغلبهم
        
    • الكثير منهم
        
    • أن كثيراً من
        
    • معظمها من
        
    • معظم الناس برأيي
        
    • معظمهم قد
        
    Bence Bir çoğu para için geldi. TED أعتقد أن العديد منهم قدم طمعا في المال.
    Bir çoğu savaşta öldürüldü. Open Subtitles العديد منهم قتل في المعركة والعديد قتلوا بعضهم البعض
    Bir çoğu imkansız, bazıları partik değil ve bir kaç tanesi de kesinlikle ahlaki değil. TED معظمهم من المستحيلات، بعضهم غير عملي وواحد أو أثنين منهم اكيد غير أخلاقي.
    Kanun, prensip en azından teoride haklı olduğumuz konusunda Bir çoğu hemfikirdi. TED وافق أغلبهم أننا على حق من الناحية السياسية و من الناحية القانونية، على الأقل نظرياً
    Bir çoğu da çömezdi. Ve biz bunu da biliyorduk. Open Subtitles و الكثير منهم كانوا عديمي الخبره و كنا نعرف ذلك
    Evet, izleyicilerimzden Bir çoğu seninle konuşmak istiyor. İlk kim aramış, görelim mi? Open Subtitles حسناً، أرى من أن كثيراً من مشاهدينا يريدون التحدث إليكِ هل لنا أن نرى من لديه السؤال الأول؟
    Hükümlülüğü süresince 23 kişi tarafından tehdit edilmiş. Bir çoğu, kurbanın arkadaşı veya akrabası zaten. Open Subtitles 23شخصاً هدد حياته خلال المحاكمة معظمها من الأصدقاء أو عائلة الضحية المزعومة
    Bir çoğu siperden üç adım bile ilerleyemeden ölmüş ya da yaralanmıştı. Open Subtitles كان معظمهم قد قتلوا او أصيبوا قبل ان يتقدموا لثلاثة خطوات
    Bunların Bir çoğu, bombalarımızı attığımız... bazı coğrafi bölgelerde yaşamakta olan sıradan erkekler, kadınlar ve çocuklardı. Open Subtitles كان العديد منهم مجرد نساء ورجال وأطفال عاديين شاءت الأقدار أن يعيشوا في المنطقة الجغرافية نفسها التي رمينا قنابلنا فيها
    Hastalarımın Bir çoğu Amerika'dan geliyor. Open Subtitles مَرضاي، العديد منهم يأتون من الولايات المتحدة.
    Bir çoğu yıkılmış evliliklerin, tacizin sonucu. Open Subtitles العديد منهم يأتي من منازل محطّمة أسرياً، قاسية
    Buna nasıl cüret ediyorsun. Bir çoğu kocamı senelerdır tanıyan dostlarıydı. Open Subtitles كيف تجرؤ, اعرف معظمهم من سنين إنهم أصدقائي
    Bir çoğu yabancı ama siz onları birleştiriyorsunuz. Open Subtitles معظمهم من الغرباء ولكنك توحد بينهم أنت تمنحهم صوتك
    Bir çoğu kız, Peder. Open Subtitles ان معظمهم من الفتيات أيها القس
    Bir gurup insan gördük, Bir çoğu, bir çok uzvunu kaybetmiş, kalan uzuvları yanık, yüzünün yarısı gitmiş, bir kulağı yanıp gitmiş. TED فقد رأينا مجموعة من الأشخاص، أغلبهم قد فقد أجزاء كبيرة من الجسد، والأجزاء المتبقية قد تكون محترقة، نصف الوجه قد ذهب، والأذن قد احترقت.
    Çok şaşırdım. Onların Bir çoğu kilit altındaydı. Open Subtitles حسنٌ ، هذهِ مفاجأة، أغلبهم تمّ إخفائهم.
    Bence, ağın içerisindeki bu teknoloijyi inşa eden insanların, Bir çoğu insanları ilişkilendirmekte çok iyi değil. TED أفكر, في الأشخاص الذين بنوا كل هذه التكنولوجيا في الشبكة, الكثير منهم ليسوا جيدين في الإتصال بالناس.
    Hayatlarımız sizden ya da benden daha akıllı olmayan adamların elinde, Bir çoğu beceriksiz memeler. Open Subtitles حياتنا بين أيدي رجال ليسوا بأذكى منا الكثير منهم حمقى
    Evet, izleyicilerimzden Bir çoğu seninle konuşmak istiyor. İlk kim aramış, görelim mi? Open Subtitles حسناً، أرى من أن كثيراً من مشاهدينا يريدون التحدث إليكِ هل لنا أن نرى من لديه السؤال الأول؟
    Hükümlülüğü süresince 23 kişi tarafından tehdit edilmiş. Bir çoğu, kurbanın arkadaşı veya akrabası zaten. Open Subtitles 23شخصاً هدد حياته خلال المحاكمة معظمها من الأصدقاء أو عائلة الضحية المزعومة
    Bir çoğu öldürüldü. Geriye kalanlar ise aklını oynattı. Open Subtitles معظمهم قد قُتل والبقية بكل بساطة قد جنوا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more