Bu kırmızı kap Ruanda'dan, Fabian isimli bir çocuktan geldi. | TED | هذا الكوب الأحمر جاء من راوندا من طفل يدعى فابيان. |
Ailenin barbekü partisinde bir çocuktan başka bir şey olmadığını düşünmüştüm. | Open Subtitles | هذا الوقت في شواء والديك لم افكر بك اكثر من طفل |
Şimdi de 12 yaşındaki bir çocuktan emir mi alıyorum? | Open Subtitles | أنا الآن أتلقى أوامر من صبي عمره 12 عاما ؟ |
Küçük bir çocuktan bir adam olana kadar burada yetiştin. | Open Subtitles | لقد كبرت فى هذا المكان من ولد صغير إلى رجل |
Hiç 6 yaşındaki bir çocuktan bahsetti mi? | Open Subtitles | هل ذكر لك شيء عن طفل في السادسة من عمره؟ |
Bu kehanette, bir peri prensi ile insan kızı arasındaki aşktan doğan bir çocuktan söz edilir. | Open Subtitles | النبوءة تحكي عن فتى ولد نتيجة حب بين أمير جِنّي وفتاة بشرية |
İçimden bir ses, ortada babasının dizginlediği vahşi bir çocuktan fazlası olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | أظن أن الأمر أكبر من مجرد طفلة تخرج عن طوّع والدها. |
Bu, liseli bir çocuktan ne istediklerini açıklamıyor. | Open Subtitles | هذا لا يفسر ماذا يريدون من الفتي الذي بالمدرسة الثانوية |
Okuldaki bir çocuktan. Stevie! | Open Subtitles | من فتى في المدرسة |
Okuldan bir çocuktan bulduğunu söyledi, ama ona inanmalı mıyım emin değilim. | Open Subtitles | يقول من فتي فى المدرسة لكني مازلت لست متأكدة من تصديقه |
Ve günün sonuna kadar TED Ödüllerinden daha iyi bir şey alırsınız, Bu kenar mahallede yaşayan bir çocuktan aldığınız harika bir kahkahadır. | TED | وفي نهاية اليوم ستحصل على شيئ افضل من جائزة تيد ألا و هي ضحكة كبيرة من طفل يعيش في حي فقير |
bir çocuktan daha zeki olmadığımı mı söylüyorsun? | Open Subtitles | ما الذي تحاول قوله؟ أنني لست أذكى من طفل صغير؟ |
On yaşındaki bir çocuktan acınası bir çıkma teklifi mi? | Open Subtitles | ميعاد بداعى الشفقة من طفل فى العاشرة؟ ! سوف أقبله! |
Ayrıca, niye haberleri altı yaşında bir çocuktan öğreniyorum? | Open Subtitles | ولماذا انا أأخذ اخبار المساء من طفل عمره 6 سنوات؟ انا عشرة |
Yakın zamanda 13 yaşındaki bir çocuktan mektup aldım. | TED | وصلتني رسالة مؤخرا من صبي في الثالثة عشر من عمره. |
Bu 10 yaşındaki bir çocuktan alınmış kan örneği. | Open Subtitles | هذه عينة دم أخذت من صبي في العاشرة من عمرة |
Tabii. Hiçbir şey multi milyon dolarlık bir evi 15 yaşında yağlı saçlı, pis kokan bir çocuktan daha iyi sattıramaz. | Open Subtitles | اوه.نعم.لاشيء يبيع منزل سعره عدة ملايين اكثر من ولد عمره 15 سنة مع شعر دهني و وتصرف ممل |
Günlükte meteor yağmurunda dünyaya düşen bir çocuktan bahsediyor. | Open Subtitles | يتحدث فيه عن طفل أتى من الفضاء يوم سقوط النيازك. |
Yargıç dükkan soyan bir çocuktan bahsetmiyordu. | Open Subtitles | لم يكن يتكلم عن فتى نهب متجراً |
Benim için kayıp bir çocuktan başka bir şey değil. | Open Subtitles | إنها مجرد طفلة تائهة بالنسبة لي. |
Bu, liseli bir çocuktan ne istediklerini açıklamıyor. | Open Subtitles | هذا لا يفسر ماذا يريدون من الفتي الذي بالمدرسة الثانوية |
Roman o çiçeği okul balosunda ceketine çiçek takmış bir çocuktan daha sıkı koruyor. | Open Subtitles | (رومان) يحرس باقة ورد "لوسيت" مُغلفة بإحكام أكثر من فتى في حفلة راقصة |
Çok iyi vurduğum söylenemez ama... 4 yaşındaki bir çocuktan ne beklersin ki? | Open Subtitles | ....... ليست طريقة قتل جميلة ، لكن ماذا يمكن أنّ تتوقعي من فتي 4 اعوام؟ |
Daha kendi yüzünü bile temizleyemeyen bir çocuktan böyle bir hakaret duymaya ihtiyacım yok. | Open Subtitles | لا ني لا اريد هذا التلميح ان ياتي من طفلة لا يمكنها ان تنظف وجهها |
Zengin bir çocuktan korkmuyorum. | Open Subtitles | لن أقتل فتى غني |
Burada çalan, tüküren, bir şeyleri kıran, tekmeleyen, tahrif eden, çalan, yakan, aylaklık yapan ve duvarlara yazı yazan bir çocuktan bahsediyoruz. | Open Subtitles | حسنًا،نحنُ.. نحنُ نتحدث عن صبي ذو قدّرة على السرقة، البصق، كسر أغراض ركل أغراض، تشويه أغراض |
Korunmaya ihtiyacı olan bir çocuktan, bir sırdaşa terfi ettiğim günü hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر يوم تحولت من شخص يتعامل معه بحرص إلى شخص يثق به |