"bir öpücükle" - Translation from Turkish to Arabic

• بقبلة
• قبلة واحدة
• مع قٌبلة
• بقبله

Hayatım, benimle evlenir misin? Hadi, bunu bir öpücükle mühürleyelim.
حبيبتي، هل تقبيلن الزواج بـي ؟ هيا نختم هذا بقبلة

Benim aylarca yapmaya uğraştığım şeyi sen bir öpücükle başardın.
فقد قمت بقبلة واحدة ما حاولت قبلك أن أفعله لشهور

Herhalde dudaklarınızın uzun, ateşli bir öpücükle birleşmesi de tesadüftü.
..لقد كانت مصادفة, أفترض أن شفتيكما تلاقتا مصادفة بقبلة طويلة, متحمسة, شهوانية

bir öpücükle kurbağayı prense çevirmeyecek fakat bir öpücükle kralı kurbağasına dönüştürecektir.
..قبلة واحدة يمكنها أن تجعل من الضفدع أمير لكن بقبلتها جلعت من الملك ضفدعًا

Sadece bir öpücükle senin için doğru kadın olduğuma inanacaksın.
قبلة واحدة وسترى أنّي مقدرة لك.

Ama eminim sen, daha sağlıklı hissedersin, bir öpücükle.
لكن بالتأكيد ستكونين بصحة أفضل 000 مع قٌبلة

Belki aşkını bir öpücükle kanıtlarsın.
ربما يمكنك اثبات حبك بقبله

- bir öpücükle, senden hoşlandım. - Dale ve Zarkov neredeler?
بقبلة هذا لننى معجبة بك اين دايل و زاكروف ؟

Yani eğer ben olsaydım bilemiyorum, beni hazırlıksız yakalamanı isterdim çok güzel bir öpücükle.
أعني إذا كان الأمر بيدي لكنت أردتك أن تفعل مثلا أن تفاجئني مثلا بقبلة جيدة

Ve, dudaklar, ve ey siz, nefes kapıları, erdemli bir öpücükle mühürleyin... doyumsuz ölümle yaptığım... bu süresiz anlaşmayı.
ويا شفتاي، يا أبواب الأنفاس اختما بقبلة بريئة

Tüm zaman boyunca, bir öpücükle birden benden hoşlanmaya mı başladın?
أعني، طوال هذه المدة بقبلة واحدة وفجأة تحبني ؟

Dediğine göre, bir öpücükle her şeyi hatırlayacakmışsın.
يعتقد أنّه بقبلة واحدة، سوف تتذكّرين كلّ شيءٍ.

Dışarı çıkacak olan tek kişi benim ve ancak bir öpücükle durdurulabilirim.
انا الوحيد الذي سيخرج ويمكن فقط ايقافي بقبلة

Söylediğim gibi en güzel hikayeler bir öpücükle son bulanlardır.
كما قلت.. أفضل الحكايات هي التي تنتهي بقبلة

bir öpücükle hoşnut olmalı, peki sonra?
هذا مخجل عليها الاكتفاء بقبلة إذن

Büyü, bir öpücükle bozulabilir.
يمكن أن تنكسر هذه التعويذة بقبلة

Çabuk ol Jacob. Büyü bir öpücükle bozulabilir.
يمكن أن تنكسر هذه التعويذة بقبلة

İşte, al, seni gerçek bir öpücükle affediyorum.
هنا, انظر . انت مغفور لك بقبلة مناسبة

Tek bir öpücükle demek.
قبلة واحدة فحسب، هه؟ حسناً، إنني أتفهم.

bir öpücükle böyle bir hak elde etmiş olmuyorsun.
-لا تفعل هذا فقط بسبب قبلة واحدة انت ليس لديك الحق لتفعل هذا

bir öpücükle lezbiyen olmam ki olur muyum yoksa?
ماذا! ؟ قبلة واحدة لا تَجْعلُني سحاقية

Şimdi, bir öpücükle, ben ölürüm.
الآن 000 مع قٌبلة , أموت

Ben onu bir öpücükle ikna ederim.
بقبله اقنعه سوف