Bize daha genç, izleyicileri çekecek bir şef lazım. | Open Subtitles | نحن نحتاج طباخ يجذب مشاهدين أكثر للبرنامج من ذوي الفئات العمرية الأصغر |
Gerçek bir şef falan mısın? | Open Subtitles | هل أنت ،مثل طباخ حقيقى،أو شىء من هذا القبيل؟ |
Hangi hikayeler? Çocuklar bana senin kendi yaptıklarından tatmayan bir şef olduğunu söylediler. | Open Subtitles | الأولاد يخبروني أنك طباخ , ولا تذوق من طبخك |
Makarna sosu fıçısından çıkan striptizci bir şef olsa iyi olur. | Open Subtitles | يستحسن أن تكون طاهية متعرية تخرج فجأة من حاوية خل المعكرونة |
"bir kadın, mutfakta bir şef, evde bir temizlikçi ve yatakta bir fahişe olmalı" derdi. | Open Subtitles | أن السيّدة يجب أن تكون طاهية في المطبخ، خادمة في غرفة المعيشة وعاهرة في غرفة النوم. |
Ben bir şef ve gıda politikacısıyım. Fakat tamamı öğretmen olan bir aileden geliyorum. | TED | إنني طاه ورجل السياسات الغذائية، لكنني أتيتُ من أسرة جميع أعضائها من المعلمين. |
Şöyle ki eğer bir şef olarak bunu menünüze koyarsanız, saldırılmayı göze alıyorsunuz demektir. | TED | فاذا كنت طاهيا ووضعتها في قائمتك فانت عرضة للهجوم |
Biz balayındayken, burası daha başarılı bir şef istihdam etmiş olmalı. | Open Subtitles | لابد أن المطعم قد وظّف طاهياً أكثر مهارة بينما كنّا في شهر عسلنا. |
bilirsin, ünlü bir şef buldukları durumlardan, ve birkaç yumurta kırarsın, ve bir şişe şarap... | Open Subtitles | أتعرف، كانت إحدى تلك الأمور التي جعلتهم طباخين مشهورين وهم يفقسون بيضتين و قنينة نبيذ |
Başka bir örnek, üç Google'ci - bir şef, bir mühendis ve en komiği, bir masaj terapisti - Hindistan'da 200.000 kişinin yaşadığı bir bölgede tek bir tıbbi tesis olmadığını öğrenmişler. | TED | مثال آخر، ثلاث جووجليين طباخ ، مهندس و الأكثر طرافة، مُعالج بالتدليك.. ثلاثتهم تعرفوا على منطقة في الهند حيث يعيش 200,000 إنسان بدون و لا منشأة صحية واحدة. |
Bu arada yeni bir şef bulmamız gerekiyor. | Open Subtitles | بالمناسبه، علينا أن نجد طباخ جديد |
Muhteşem bir ziyafetle donanmış masada oturanlara baktığımda iki mükemmel avukat, yetenekli bir pediatrist ve harikulade bir şef, becerikli bir emlakçı, muhteşem bir terzi, görkemli bir muhasebeci, yetenekli bir müzisyen, iyi bir balıkçı ve dünyanın en iyi manzara ressamını görüyorum. | Open Subtitles | حينما أنظر إلى طاول الإحتفال التي جلسنا حولها، أرى محاميين رائعين، طبيب أسنان ماهر... طباخ بارع، وكيل عقارات شاطر... |
Ne iyi bir şef. | Open Subtitles | يا لك من طباخ جيد |
Pişirme dersi... kızgın bir şef... | Open Subtitles | - صحيح حسنا, درس في الطبخ... طباخ غاضب.. |
Nobu'dan eğitim almış bir şef tanıyorum. | Open Subtitles | فأعرف طباخ ، تدرب تحت يد "نوبو " ـ |
Ayrıca bayan bir şef, erkek bir şefi tecavüzle suçlarsa? | Open Subtitles | بجانب طاهية امرأة تتهم طاهى رجل بالاغتصاب ؟ |
Ben sadece hepsi bu , önce eski bir şef tarihli asla. | Open Subtitles | لا شئ ، أنا فقط ... ْ لم أواعد طاهية سابقة من قبل |
Yeni menü, çekici bir şef. Hayatta kaçırmazdım. | Open Subtitles | قائمة جديدة , طاهية مثيرة لن افوت هذا |
Çünkü yıldızı aldığında bu dünya çapında bir şef oldun demektir. | Open Subtitles | لأنه عندما تحصل على تلك النجمة فهذا يعني أن لديك طاه عالمي |
bir şef mi yoksa sokak sanatçısı mı olmak istiyorsun? | Open Subtitles | هل تريد أن تكون طاهيا أو بالخدمه فى الشارع؟ |
Genç bir şef olarak, elbette deli gibi bunu denedim. | Open Subtitles | كوني طاهياً شابّاً ، بلا ريب حاولت فعل ذلك. |
Düğüm lige herhangi bir şef. | Open Subtitles | تاليا يجب أن تعرف بعض أمهر طباخين السوشي |