Sporda dehayı bizden uzak bir şey olarak kabul ederiz. | Open Subtitles | أعني أننا نقبل العبقرية في الرياضة كشيء لا يمكننا فعله |
Sporda dehayı bizden uzak bir şey olarak kabul ederiz. | Open Subtitles | أعني أننا نقبل العبقرية في الرياضة كشيء لا يمكننا فعله |
Sporda dehayı bizden uzak bir şey olarak kabul ederiz. | Open Subtitles | أعني أننا نقبل العبقرية في الرياضة كشيء لا يمكننا فعله |
Bu (fark) kendinizi, hayattaki bütün deneyimlere sahip bir şey olarak görmek veya hayattaki deneyimlerinizin bir derlemesi olarak görmek, arasındaki değişimdir. | TED | فهو التغيير بين اعتقادك عن نفسك كشيء يملك كل خبرات الحياة واعتقادك عن نفسك كشيء يجمع كل خبرات الحياة. |
Ama eğer kendinizi böyle değil de bir süreç, değişen bir şey olarak düşünürseniz, bence bu çok daha özgürleştirici olacaktır. | TED | ولكن لو كنت تؤمن بأنك، بطريقة ما، شيء مختلف، و لكنك كعملية، كشيء متغير، فأعتقدُ أن هذه الفكرة محرِّرة إلى حد ما. |
Kuşkuculuğu bir şey olarak düşünmeyin, hatta bilimi de. | TED | في العلم، لاتفكر في التشكك او حتى العلم كشيء. |
Sütü tek tip haline gelmiş, homojenize ve pastörize edilmiş, paketlenmiş, tozu yapılan, tatlandırılmış ve formüle edilmiş bir şey olarak düşünmeye başladık. | TED | بدأنا نعتبر الحليب كشيء معياري، ومتجانس، ومبستر، ومعلّب، ومسحوق، ذي نكهة ومُعالج. |
Ama bana güvenmen ve beni koruman gereken bir şey olarak düşünmeyi bırakman gerekiyor. | Open Subtitles | لكن عليك الوثوق بي والتوقف عن اعتباري كشيء وجب حمايته |
Şimdi, bunu kötü bir şey olarak anlamadan önce pitbull'lar gerçekten tatlı ve sevilesi köpeklerdir. | Open Subtitles | الان وقبل ان تعتبري هذا كشيء سيء هذا النوع من الكلاب لطيف ومحبوب |
Jenner'ın döneminde bir proleter çocuğu kullanması pek de dikkate değer bir şey olarak görünmüyordu. | Open Subtitles | فى أيام جينر ، كان أخذ صبي من الطبقة العاملة واستخدامه يبدو كشيء لا حرج فيه مطلقاً |
Öleceksin, evet lâkin mucizevi bir şey olarak yeniden doğacaksın. | Open Subtitles | ... أنت ستموت، نعم لكنك ستولد من جديد كشيء إعجوبي... |
Biz, teknoloji işindekiler başarısızlıktan sıklıkla iyi bir şey olarak bahsederiz. | Open Subtitles | حسنا, في عالم التقنية, ربما نشير للفشل كشيء جيد |
ancak kendisini, düşüncelerini ve duygularını diğerlerinden ayrı bir şey olarak deneyimler ... | TED | ولكنه خاض التجربة مع نفسه، ومع أفكاره ومشاعره، كشيء منفصل عن البقية... |
Muhtemelen bundan 20, 50, 100 yıl sonra geçmişe baktığımızda depresyon ve TSSB'yi, tıpkı tüberküloz koğuşları gibi, geçmişte kalmış bir şey olarak göreceğiz. | TED | من المحتمل بعد 20 أو 50 أو 100 عام من الآن، سننظر للاكتئاب واضطراب مابعد الصدمة بالطريقة نفسها التي ننظر بها إلى مصحات السل كشيء من الماضي. |
Bunu kozmik ya da mistik bir şey olarak düşünmeye çalışma. | Open Subtitles | حاول أن لا تفكر به كشيء كوني أو غامض |
Bunu sadece kendimin başlatıp bitirdiği bir şey olarak görüyorum. | Open Subtitles | انا افكر فيه كشيء وشيء انهيه بنفسي |
Bu özel bir şey olarak dikkatlerini çekiyor... | Open Subtitles | تعرفوا عليه كشيء مميّز |
Onu hiçbir zaman başka bir şey olarak düşünmedim. | Open Subtitles | لم أفكر فيه أبدا كشيء آخر. |